Esasında 1980'lere kadar helal pazarı diye bir şey söz konusu değildi. Zira Müslüman ülkelerde hemen hemen tüm üretim dini usullere göre yapıldığı için ayrıca "helal" olarak nitelendirilmesine gerek yoktu. Bir piyasa sektörü olarak "helal gıda" ve "helal ürünler" isimlendirmesi öncelikle Müslümanların yaşadığı Batılı ülkelerde ortaya çıktı. Çıkış amacı basitti; çoğunluğu Hristiyan olan bu ülkelerde yaşayan Müslümanlar açısından helal gıdalar bulmak
bir sorun teşkil ediyordu ve bu ihtiyacın giderilmesi konusunda girişimciler de boş durmadılar.
Yabancı ülkelerde yaşayan Müslümanlara hitap eden "helal" etiketli gıdalar, zamanla Müslüman ülkelere de yayılır oldu. Hatta bir görüşe göre Müslüman bir ülke için çok da gerekli olmayan "helal" damgası aslında Batılı ürünlerin Müslüman pazarlarını fethetmesi için icat edildi bile denilir.
Her ne olursa olsun gıda sektörü başta olmak üzere pek çok sektörü kapsayan "helal" kategorizasyonu artık dünya çapında bir pazarı temsil ettiği gibi Müslümanların yaşadığı Batılı ülkeleri aşarak bizzat Müslüman ülkelere de yayılıyor.
Dünyada Müslüman nüfusu 2 milyara, "helal" pazarı ise 10 trilyon dolara yaklaştı. İslam dininde tüketilmesine, başka gıdalarla karıştırılmasına
izin verilmeyen bazı hayvansal gıdalar ve deniz canlıları bulunuyor. Bunların dışında kalan ürünlere ise "helal" deniliyor. Benzer bir durum Musevilikte de "koşer" olarak niteleniyor.
Helal kavramı yalnızca gıdalar için geçerli değil. Sağlık, kozmetik, ilaç, teknoloji ve turizm gibi sektörlerde de İslami kaide ve usullere uygun olma durumu yine "helal" olarak ifade ediliyor. Helal kavramı sadece ürünün kendisini değil, İslami usullere göre kesilmesi gereken et hususunda ya da faizden uzak kalması ve dinen meşru araçlara dayanması gereken finans sektöründe olduğu gibi üretimde kullanılan usulleri de kapsıyor.
Dünyada dini grup üyelerinin ortalama yaşlarına bakıldığında 23 yaş ortalaması ile Müslümanlar ilk sırada, 26 yaş ortalaması ile Hindular ikinci sırada yer alıyor. Araştırmalara göre dünya nüfusunun ortalama yaşı 28. Hristiyanların yaş ortalaması 30, diğer dünya dinleri üyelerinin yaş ortalaması 32, geleneksel dinlerin üyelerinin ortalaması 33, ateistler ile Budistlerin ortalaması ise 34 olarak hesaplanıyor. Yahudiler, 36 yaş ortalaması ile en yaşlı grup. Bu rakamlar dünyada genç nüfus oranının en fazla Müslümanlarda olduğunu gösteriyor. Aynı şekilde en fazla nüfus artışının yaşandığı ülkeler de İslam ülkeleri. İşte bu tablo, helal gıda pazarını her yıl kartopu gibi büyütüyor. Hijyenik özellikleri nedeniyle helal gıda, başka inançlara mensup tüketiciler tarafından da tercih ediliyor.
Sertifikalı helal
Helal kavramı hitap ettiği Müslüman nüfusun büyüklüğü dolayısıyla aynı zamanda büyük bir ekonomiyi de temsil ediyor. Müslüman nüfusunun 2 milyara dayanması, helal pazarının ise 6-10 trilyon dolar civarında tahmin edilmesi nedeniyle, birçok firma, helal sertifikası almaya başladı.
Türkiye, helal pazarında daha etkin olmak istiyor çünkü dünyada helal pazarının boyutları gittikçe büyüyor. Gıdalar yanında kozmetik, sağlık turizm gibi alanlarda da helal sertifikası talep edenlerin sayısındaki yükseliş, dikkatleri bu noktaya çekiyor. 2023'ün ilk 9 ayında Türkiye'ye sağlık turizmi amacıyla gelenlerin sayısı 1 milyon 26 bin 492 oldu.
Önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,1'lik bir artış sağlandı. Bunun önemli bir bölümünü, Müslüman ülkelerden gelen turistler oluşturuyor.
Küresel çapta geçerliliği olacak "helal gıda sertifikası"nın temellerini atan Türkiye, dünyanın dört bir yanından ülkelerin katılımıyla gerçekleştirilecek olan Helal Gıda Fuarı'na hazırlanıyor. Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, Türkiye'nin "helal gıda" konusunda son yıllarda ciddi anlamda atılımlar yaptığını ifade ederek, 2023 yılında 5 binden fazla şirketin helal sertifikalı olmasını beklediklerini söylüyor. Helal gıdanın dünyadaki pazar potansiyeli ise 850 milyar doları buluyor.
Helal nerede ne kadar tüketiliyor?
Gıda başta olmak üzere birçok sektörü içine alan helal pazarı çok büyük ölçüde öncelikle Müslümanlara hitap ediyor, bununla beraber dünyada Müslümanlar, bu pazarın ancak yüzde 15'e yakın bir dilimine hâkim durumda. Türk kuruluşu GİMDES, bu rakamın her geçen zaman diliminde Müslümanların lehine büyütülmesi hedefiyle çalışmalarını devam ettiriyor. Helal gıdaya ilaç, kozmetik, tekstil, temizlik gibi diğer sektörleri de kattığımızda bu potansiyel 2,1 trilyon dolara çıkıyor.
200 milyonun üzerindeki nüfusu ile Endonezya, en çok Müslümanın yaşadığı ülke. Endonezya'yı, 170 civarındaki nüfusu ile Pakistan, 150 milyonluk nüfusu ile Bangladeş, 80 milyonluk nüfusu ile Türkiye, İran ve Mısır takip ediyor. Hindu inancına sahip olan Hindistan'da 150 milyon Müslüman yaşarken, Rusya'dan Amerika'ya, Çin'den Amerika'ya dünyanın birçok ülkesinde de milyonlarca Müslüman yaşıyor. Araştırmalara göre İslam ülkelerindeki ve Müslüman olmayan ülkelerdeki Müslüman nüfusu da çok hızlı artıyor. Bu durum, dünyada helal gıda pazarının katlanarak büyümesini beraberinde getiriyor.
Dünyada helal ürünleri tüketen yaklaşık 2 milyar tüketici bulunuyor. Bu nüfusun 950 milyonu Asya'da, 450 milyonu Afrika'da, 350 milyonu Orta Doğu'da 30 milyonu Avrupa'da, 10 milyonu ise Amerika'da yaşıyor. Müslüman olmayan ülkelerde de talep gören helal gıda sektörünün AB ülkelerindeki ekonomik büyüklüğü ise yaklaşık 70 milyar dolar.
Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkeleri, Japonya ve Çin gibi birçok ülke bu dev pazardan pay alabilmek için İslam ülkelerinde lobi faaliyetleri yürütüyor. Pazardaki çeşitlilik helal kavramına da yansıyor ve pastanın en büyük dilimini haliyle gıda sektörü temsil ediyor.
Hassasiyet genişliyor
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), 2010 yılında Standards and Metrology Institute for Islamic Countries'i (İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Entitüsü – SMIIC) kurarak helal standartlarını belirlemişti. Bu standartlara uygun olarak dünyada Müslümanların talep ettiği gıda, sağlık ve turizm hizmetleri verilmeye başlandı.
Daha sonra da Helal Akreditasyon Kurumları İslami Forumu (Islamic Forum for Halal Accredidation Bodies – IFHBA) kurularak, İTT'nin bağlı kuruluşu haline getirildi. IFHAB, ilk genel kurulunu 1 Kasım 2023'te gerçekleştirdi.
Türkiye'de ise 2017 yılında Türkiye'de Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) kurularak konuya ilişkin önemli bir adım atıldı. HAK, "helal" belgesi verecek kuruluşları akredite ediyor.
Türkiye'de gıda, kozmetik, turizm ve personel bilgilendirme konusunda faaliyetler yapılıyor. HAK'a yapılan bir başvuru, SMIIC standartları çerçevesinde değerlendirilerek, titizlikle inceleniyor ve sadece tüm şartları taşıyan, güvenilir bulunan akredite ediliyor.
HAK'ın, helal sertifikası dağıtımı yapan üst kurumlara verdiği akreditasyon sayısı 55'e ulaştı. Bu akredite edilen kurumlar sadece Türkiye'den değil, dünyanın 33 ülkesinden başvuranlardan oluştu. Toplam başvurusu sayısı ise 149 olarak gerçekleşti. Helal belgesi alan tesis sayısı 1200'ü aştı.
Ayrıca HAK tarafından 43 eğitim faaliyeti gerçekleştirildi, 33 ülkeden bini aşkın kişiye SMIIC standartları konusunda eğitim verildi. HAK, kozmetikten lojistiğe, laboratuvar analizlerinden ilaç üretimine kadar 20 farklı helal standardı hazırladı ve yayınladı.
2023'ün ilk 9 ayında Türkiye'ye sağlık turizmi amacıyla gelenlerin sayısı 1 milyon 26 bin 492 oldu. Önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,1'lik bir artış sağlandı. Bunun önemli bir bölümünü, Müslüman ülkelerden gelen turistler oluşturuyor.
Türkiye bu alanda başı çekiyor Helal pazarında büyük bir Müslüman nüfus potansiyeline sahip olan Malezya ve Endonezya başı çekmekle birlikte, Türkiye de kapasitesiyle bu pazarın lokomotifliğine oynuyor. Mesela, "7. İslam İşbirliği Teşkilatı Helal Expo" ve "5. Dünya Helal Zirvesi", İslam Ülkeleri Standartları ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC), İslam Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) iş birliğinde ve Discover Events organizasyonunda yakın dönemde gerçekleşti.
Organizasyonun düzenleyicisi Discover Events'in Yönetim Kurulu Başkanı ve Dünya Helal Zirvesi Konseyi Başkanı Yunus Ete, fuar hakkında şu değerlendirmelerde bulunuyor: "Geçen yıla oranla bu yıl ki organizasyon büyüyerek devam etti. Bu yıl yüzde 50'nin üzerinde büyüme gerçekleştirdik. Yurt dışı katılım sayısı fazlalaşırken yurtiçi katılım da aynı şekilde artış gösterdi. 50'nin üzerinde ülke stant pavilyonlarıyla Helal Expo'ya katıldı. 75'in üzerinde ülke delegasyonları ile katılım sağlarken bu yıl Nijerya Dışişleri Bakanı, Filistin Ticaret Bakanı, Senegal Ticaret Bakanı, Somali Tarım Bakanı, Tataristan Ticaret Bakanı gibi yabancı bakanın katılımı yüksek düzeyde gerçekleşti. Önümüzdeki yılki hedefimiz organizasyonun yine büyüyerek
devam etmesi, helal konusundaki farkındalığın artması, Türkiye'nin helal pazarı içerisindeki payının daha yukarılara taşınması. Ayrıca ülkemizde zaten helal hassasiyeti dikkate alınarak yapılan üretimin aynı şekilde ihracatımıza da yansıması."