Birol Biçer: DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER

DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER
Giriş Tarihi: 11.07.2023 14:57 Son Güncelleme: 11.07.2023 15:02

ABD
BEN MILLER
İKİ TUTKUSUNU BİRLEŞTİRDİ: BİLİM İNSANIYDI KOMEDYEN OLDU

Ben Miller bağdaştırılamayacak iki mesleğe sahip. Biri gayet ciddi diğeri ise hayli komik bir iş. Ben Miller 6 yıldır New York'ta sahneye çıkıp kendi stand-up şovlarını sergileyen bir komedyen ancak onun orijinal mesleği bilim adamlığı ve mühendislik. Amerika'nın Ivy League tabir edilen en prestijli üniversitelerinde okuyarak Columbia Üniversitesi malzeme bilimi ve mühendisliği bölümünü bitirmiş. Kariyerinin başında laboratuarlarda çalışmış, eğitmenlik yapmış. Komedyenliğe ilgisi ve yeteneği varmış. Sonunda sahneye çıkarak tutkularını birleştirmeye karar vermiş ve Stand-Up Science adlı bilim hakkında espriler yaptığı kendi şovunu başlatmış. Gösteri bir web dizisi olarak başlamış ancak ilgi gördükçe 2022 Edinburgh Fringe Festivali'nde biletleri tükenen canlı bir saatlik stand-up komedisine dönüşmüş. Zamanla şehrin en popüler klüplerinde sahne almaya başlamış. Laboratuvarları geride bırakmış olsa da şimdi şovlarının ana konusunu, üstelik oldukça eğlenceli şekilde bilimsel meseleler oluşturuyor.

İSVİÇRE
HEÏDI SEVESTRE
BUZULLARIN DOKTORU EKSTREM ARAŞTIRMACI

"Ekstrem" denilen aşırı zorlu ve tehlikeli sporlarla uğraşan sporcuların bilim insanları arasında bir karşılığı varsa o da İsviçreli Heïdi Sevestre olsa gerek. Zira onun uğraşı alanı olan buzulbilimi hem ekstrem sporculuk yapmayı, hem maceracı olmayı gerektiriyor. Arktik Konsey için çalışan bu genç buzulbilimci giderek azalmaya yüz tutan dev buzul kütlelerini incelemek için dünyanın en zorlu bölgelerine en zorlu koşullarda gidiyor. İklim değişikliği nedeniyle iyiden iyiye hastalanan buzulları iyileştirmek için çaba sarfeden Sevestre kendini "buzulların hekimi" olarak nitelendiriyor. Alışıldık doktorlardan en önemli farkı -30, -40 derecelere varan açık hava ortamlarında çalışmak zorunda olması. And Dağları'ndan Himalayalara, Kuzey
Kutbu'ndan Güney Kutbu'na kadar tabiri caizse onların ateşlerini ölçüyor, muayene ediyor, kilo alıp almadıklarına bakıyor. Şöyle diyor: "Geleceğimiz buzullara bağlı, binlerce mil ötede gördüklerimin bizim için doğrudan sonuçları var."

SUUDİ ARABİSTAN
SEHR ELHUSALI
AKADEMİK HİLEYE KARŞI BAYRAK AÇAN AKADEMİSYEN

Cidde Kral Abdülaziz Üniversitesi öğretim üyesi kimya mühendisi Sehr Elhusali (Sakhr Alhuthali) resmi kurumlara itiraz etmenin yürek istediği Suudi Arabistan için oldukça cesur bir akademisyen. Çünkü o kendi ülkesinin üniversitelerinin uluslararası üniversiteler listesinde ön sıralarda yer alabilmek için çevirdiği işlere hem itiraz sesi yükseltiyor hem de bunları ifşa ediyor. Üniversiteler tarafından yabancı araştırmacılara kendilerini Suudi üniversiteleri mensubu olarak göstermeleri konusunda yalan söylemeleri ve Şangay sıralamasındaki konumlarını yükseltmeleri için nasıl para ödendiğini ortaya koyuyor. Ona göre "Bazı Arap üniversiteleri için akademik işbirliği, yabancı bir bilim insanına ana çalışma yerinin bu üniversite olduğunu yanlış bir şekilde beyan etmesi için özel olarak ödeme yapmak anlamına geliyor." Bazı akademisyenlere ödenen yıllık 100 bin dolara yakın para Suudi üniversitelerinin dünyada ilk 150 arasına girmesini sağlıyor. Elhusali de meslektaşlarına bu hileyi durdurmaları için sesini yükseltiyor.

KÜRESEL
BÜYÜK BULUŞLARIN SONU MU GELDİ?

Bilimde büyük atılımların yapıldığı günler geride mi kaldı? Bu, 60 yıllık patentleri, bilimsel makaleleri ve bunlar arasındaki karşılıklı ilişkileri inceleyen üç araştırmacı tarafından ortaya atılan ilginç bir öneri. Minnesota ve Arizona üniversitelerinden üç araştırmacı Michael Park, Erin Leahey ve Russel J. Funk'ın Nature dergisinde 4 Ocak'ta yayınlanan "Papers and patents are becoming less disruptive over time" adlı çalışmaları, 45 milyon bilimsel makaleyi ve 1945'ten 2010'a kadar 3,9 milyon patenti temsil eden altmış yılı kapsıyor. Üç araştırmacıya göre bu "eğilim" sosyal bilimler dâhil tüm disiplinlerde görülüyor. Bilimsel çalışma ve buluşlardaki bu düşüşü en prestijli dergilerde, en çok alıntı yapılan veya yayınlanan araştırma bölümlerinde de aynı şekilde görmek mümkün. Üç araştırmacıya göre büyük atılımlar, büyük fikirler veya büyük paradigma değişimleri çağı artık geride kalmış görünüyor. Onlara göre günümüzün bilimsel araştırmacıları geçmişin devlerinin omuzlarında oturuyorlar.

SENEGAL
TIKTOK BÜYÜCÜLERİNİN ÖNLENEMEZ YÜKSELİŞİ

Bilim ve teknoloji erbabı büyücülüğü saçma bulur, boş inanç olarak görür ama şu sıralar istemeden de olsa yükselişine aracılık ediyorlar. Bilim ve teknolojinin ürünü dijital mecralar, dijital medya platformları tüm dünyada batıl işlerle uğraşanlara büyük bir yayılma imkânı sunuyor; tabi onlar da bu imkânı azami şekilde kullanıyor. Özellikle folklorunda, geleneğinde büyü, büyücülük, cadılık gibi uygulamaların bolca yer aldığı Afrika'da sosyal medyada falcılardan, cadı ve büyücülerden geçilmiyor. Bu eğilimin zirve yaptığı ülke ise Senegal. Öyle ki ülkede artık "TikTok Büyücüsü" diye bir akım oluşmuş durumda. Ülkede TikTok başta olmak üzere sosyal medya platformlarında boy gösteren bir büyücüler, cinciler, medyumlar ve şifacılar enflasyonundan bahsediliyor. İş ve aşkta kısmet açtığını, hastalıklara şifa dağıttığını, kayıpları bulduğunu iddia eden binlerce büyücünün adeta sosyal medya platformlarını işgal ettiğinden dem vuruluyor. İşin asıl ibretlik yönü ise bu TikTok büyücüleri enflasyonunun altında esas olarak sağlık hizmetleri ve tesislerinin yetersiz olması yer alıyor.

KENYA
"AKADEMİK ÜÇKAĞITÇILIK" SEKTÖRÜ YAPAY ZEKÂNIN TEHDİDİ ALTINDA

Bu Afrika ülkesinde görünmez bir iş kolu ve bu sektörde çalışan binlerce zeki ve eğitimli insan var. Bunlar özellikle Amerikalı üniversite öğrencilerine başarılarını ve üniversite derecelerini garanti edecek çalışmaları hazırlayan Kenyalı gençler. Rest of World web sitesine göre akademik çalışmaların ve makalelerin küresel haritasında Kenya akademik dolandırıcılık endüstrisi için önemli bir merkez teşkil ediyor. Sistem şöyle işliyor: Belli bir ücret karşılığında Amerikalı öğrencilerin çalışma ve tezleri Kenyalı zeki öğrenci ya da akademisyenlere yaptırılıyor, kitap ve makaleleri yazdırılıyor. Kenyalılar parayı, Amerikalılar da diplomayı alıyor. Alan memnun, satan memnun yani. Ülkede oldukça yer edinmiş olan bu "akademik üçkağıtçılık" sektörü ne yazık ki son dönemlerde teknolojik gelişmelerin tehdidi altında bulunuyor. Bu sektöre en büyük tehdit ise yapay zakâdan geliyor. Akademik ve bilimsel nitelikli çalışmalarda her geçen gün giderek artan yapay zekâ kullanımı Kenya'nın bu yeraltı sektörünü de fena vurmuş durumda. Kenyalı öğenciler, ana müşterileri olan Amerikalı öğrencilerin istedikleri dereceleri elde etmek için gerekli olan çalışmaları yazmak için yapay zekaya giderek daha düzenli bir şekilde başvurmasıyla geçim kaynaklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya.

ABD
ABD SİYASETİNDE BİR KLASİK: BİR KENNEDY DAHA

ABD siyasetinde suikasta kurban giden John F. Kennedy'den beri 60 yıldır hiç eksik olmayan bir Kennedy ailesi mensuplarının varlığı söz konusu. Bunların bazıları doğrudan suikastla öldürüldü, bazıları şüpheli kazalara kurban gitti. Öyle ki ABD'de "Kennedy'lerin laneti" diye bir tabir bile var. Ama yine de mutlaka yeni nesil bir Kennedy siyasette peyda oldu. ABD'de üst düzey siyasetin son Kennedy temsilcisi ise Eski ABD Başkanı John F. Kennedy'nin yeğeni Robert F. Kennedy. Şu sıralar oldukça popüler olan Robert aynı zamanda 2024 başkanlık seçimlerinin de adaylarından biri. Demokratlardan aday olan 69 yaşındaki Robert, mevcut başkan Joe Biden'ın parti içi rakipleri arasında. En çok ses getirdiği dönem ise Koronavirüs salgını oldu. Koronavirüs aşısına ve ABD yönetiminin salgınla ilgili politikalarına karşı sergilediği muhalif tavırla hayli öne çıktı. Robert F. Kennedy adından söz ettirebilmek için bu defa da akrabası John F. Kennedy suikastını gündeme getiriyor ve olayda CIA parmağı olduğunu ileri sürüyor.

BİZE ULAŞIN