Melek Sena Subaşı
Marksizm:
Özgün bir siyasal felsefe olan Marksizm, tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dünya görüşüdür. Kapitalizmin Marksist açıdan çözümlenmesine dayanan bir toplumsal değişim teorisi olan Marksizim, Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in çalışmalarından çıkarılan bir düşüncedir. Bu düşünce, ideolojik alanda esas olarak sınıflar savaşı teorisini ortaya atan ve bu savaşın zorunlu sonucu olarak proletarya diktatörlüğüne ve oradan da toplumsal eşitlik ve özgürlük dünyası olan komünizme varılacağını öngören bir öğreti olarak tanımlanır.
Wall Street İşgal Et Eylemleri:
Orijinal adıyla Occupy Wall Street, ABD'nin finans merkezi olan ve eylemcilerin "dünyadaki bütün eşitsizliğin temsili" olarak nitelendirdiği Wall Street'te Kanadalı aktivist grup Adbusters tarafından başlatılan bir halk eylemidir. Çoğunluğunu eğitimli gençlerin oluş- turduğu bu toplumsal hareketin amacı ekonomik ve sosyal eşitsizliği, işsizliği, yolsuzluğu ve büyük şirketlerin ABD yönetimi üzerindeki nüfuzunu çeşitli eylemler ve yürüyüşler yaparak protesto etmektir. New York'ta başlayan bu eylemler küresel bir etki yaratmıştır. "Biz, yüzde 99'uz" sloganı bu protestoların simgesidir.
Fordizm:
Fordizm, kitle üretimi ve kitle tüketimi üzerine kurulu bir sistemdir. Fordist üretimin temel özellikleri; üretimin standartlaştırılması, otomasyon yöntemiyle kitlesel üretim yapılması, refah devletinin düzenleyici ve kontrol edici rolü, üretimde merkezi örgütlenme, niteliksiz kalifiye düzeyi, düşük işçilerin büyük ölçekli işletmelerde yoğunlaşması olarak sıralanabilir. Bu sistemde yapılan iş monotonlaşır. Monotonlaşmanın yapılan işten haz duyulmasını engellediği, bunun da davranış bozukluğuna yol açtığı ve yaratıcılığı yok ettiği gibi sebeplerle eleştiriye uğramıştır.
OECD Ülkeleri:
OECD, 1961 yılında gelişmekte olan ülkelerde halkın yaşam standartlarının iyileştirilmesi, sürekli ve dengeli ekonomik gelişim sağlayan politikaya destek ve yardım, işsizliğin ortadan kaldırılması, demokrasi gibi amaçlarla kurulmuştur. 34 tam üyesi bulunmaktadır.
Dünya Bankası:
Dünya Bankası, II. Dünya Savaşı'nın ardından 1945 yılında "Uluslararası Yeniden Yapı- lanma ve Kalkınma Bankası" adıyla kurulmuştur. Günümüzde dünya devletlerinin 188'i bankanın üyesidir. Bunlardan 11'i, banka sermayesinin yüzde 55'ine sahiptir.
Max Weber (1864-1920)
Alman düşünür, sosyolog ve ekonomi politik uzmanı. Modern sosyolojinin kurucularından kabul edilir. Babası seçkin bir liberal politikacıdır. Bu yüzden Weber entelektüel bir ortamda büyümüştür. Heidelberg Üniversitesi'ne Hukuk öğrencisi olarak giren Weber, hukuk dersleriyle birlikte, ekonomi, orta- çağ tarihi ve teoloji derslerine de katıldı. 1894'de Freiburg Üniversitesi'ne Ekonomi Profesörü olarak atanması üzerine, Freiburg'a gitti. Weber, siyaset sosyolojisi ve eğitim sosyolojisi alanında yaptığı araştırmalarıyla da tanınır. Marks'ın sınıf temelli çözümlemelerinin yerine statü kavramını getirmiştir. Kapitalizmin Ruhu ve Protestan Ahlakı kitabı en dikkate değer ve ünlü olan eseridir.
Cemil Meriç (1916-1987)
Başta dil, tarih, edebiyat, felsefe ve sosyoloji olmak üzere sosyal bilimlerin birçok alanında araştırma yapmış ve yazılar kaleme almış bir düşünce adamıdır. 1940'ta İstanbul Üniversitesi'ne girip Fransız Dili ve Edebiyatı öğrenimi gördü. Mükemmel düzeyde Fransızca okuyup yazan Meriç, İngilizceyi anlıyor, Arapçayı kendi ifadesiyle "söküyor"du. Elazığ ve İstanbul'da Fransızca öğretmenliği yaptı. 1941'den başlayarak İnsan, Yücel, Gün, Ayın Bibliyografyası dergilerinde yazmaya başladı. İstanbul Üniversitesi'nde okutmanlık yaptı, Sosyoloji Bölümü'nde ders verdi. Telif ettiği 12 eseri ve tercümeleriyle Türk fikir hayatında önemli bir yeri olduğu kabul edilir. 1974'te emekli oldu ve yılların birikimini art arda kitaplaştırmaya girişti.
Montesquuieu (1689-1755)
Fransız politik düşünür. Yönetim biçimlerini sınıflandırması ve kuvvetler ayrılığı kuramıyla siyaset biliminin ve çağdaş anayasa hukukunun öncülerindendir. Siyasi liberalizmin kurucusu olan Montesquieu, aynı zamanda modern toplum bilimin kurucularından biridir. 1708'de avukat olduktan sonra Paris'e gitti. 1721'de İran Mektupları ile büyük başarı kazandı. Çeşitli yasama sistemlerini incelemek için yıllar boyu Avrupa'yı dolaştı. Özellikle İngiltere ve İtalya'da uzun süre kaldı. Dönüşünde Romalıların Azamet İnhitatları Hakkında Mülahazalar adlı kitabı yazdı. Temel eseri olan Kanunların Ruhu Üzerine adlı kitabında yasama, yürütme ve yargıyı birbirlerinden ayırmanın önemini vurgulamıştır. Hayatının son yıllarını siyaset kuramını çalışmakla geçirdi.
Alegori:
Bir düşünceyi, davranışı yahut eylemi, daha kolay kavratabilmek için onu, yerini tutabilecek simgelerle, simgesel sözlerle, benzetmelerle göz önünde canlandırma işi.
Entelijansiya:
"Aydınlar topluluğu" anlamına gelen, genellikle kültürel ve siyasal etkinliğe sahip entelektüel topluluk anlamında kullanılan terim.
İhtiva etmek:
İçermek, kapsamak.
Likidite:
1. Para ve ticaret işlemlerinde kullanılabilen kısa vadeli ana mal. 2. Kolaylıkla paraya çevrilebilecek özellikteki varlıklar.
Mezkûr:
Adı geçen, anılan, sözü geçen, zikredilen, zikrolunan.
Münhansıran:
Özel olarak, özellikle.
Müreffeh:
Refah ve varlık içinde yaşayan, gönençli.
Regülasyon:
1. Ayarlama. 2. Düzenleme, düzene koyma.
Statüko:
1. Öteden beri sürüp gelen yahut var olan, şu andaki durum. 2. Yürürlükte bulunan antlaşmalara göre olması gereken durum.
Vukûfiyet:
1. Vâkıf olma, meselelere hâkimiyet. 2. İyice bilme ve anlama.