1990’lı yılların en popüler figürlerinden biriydi Müslüm Gündüz ve tayfası.
Dönemin medyası tarafından birkaç yıl boyunca her fırsatta laik, Kemalist ve ulusalcı kesimin tüylerini diken diken edecek ve bir kesimin bilinçaltına işlemiş 'bu dinciler gelirse hepimizi kıtır kıtır keser' yargısını pekiştirecek şekilde gündeme getirilen Müslüm Gündüz ve tayfasının sadece görünüşleri ve umarsız açıklamaları bile sanki 'irtica hortladı; gericiler her yeri ele geçiriyor' hezeyanlarını beslemek için kurgulanmış gibiydi. Ancak 28 Şubat sürecinde kışkırtılan bu hezeyanları pekiştiren sembolik kimliğine, Fadime Şahin adlı yaşça kendisinden hayli küçük bir kadınla çıplak olarak evinde basıldığında kavuştu. Şaibeli bir kişilik olan Müslüm Gündüz'ün bu görüntüleri 28 Şubat darbesinin en akılda kalan sahnelerini oluşturdu. O dönem medyasında çizdiği kışkırtıcı ve endişe verici profille 28 Şubat operasyonlarına uydurulmak istenen meşruiyet kılıfının bir numaralı servis sağlayıcılarından biri oldu. Sürecin sonunda yargılandı ve hapis cezası aldı ancak yargılandığı mahkemede askerî hakim bulunduğu için AİHM tarafından haklı bulundu ve serbest bırakıldı.