Amerikalı analistlerin darbe kehanetleri

Amerikalı analistlerin darbe kehanetleri
Giriş Tarihi: 6.09.2016 14:11 Son Güncelleme: 16.09.2016 10:22
SAYI:27Eylül 2016
Gerçek şu ki; darbeyi planlayanlar hariç Türkiye’de kimse bir darbe beklemiyordu.

Neticede demokratikleşme, açık ve sivil toplum, hukuk devleti konusunda iyi-kötü bir yol kat edilmiş, seçimlerle gelen sivil iktidarın sağlamlaştırılmış olduğunu düşünüyorduk. Darbe beklentisinden asla vazgeçmeyen kesimlerin bile umudunun tükendiği böyle bir ortam ve zamanda yine de on binlerce kilometre uzaklarda okyanus ötesinde daha aylar öncesinden ülkemize yönelik darbe kehanetleri yapmaktan geri durmayanlar vardı. 21'inci yüzyılda, demokratikleşme adına hayli adım atılmışken ve Türkiye'de ilk defa bir iktidar bu kadar halk desteği sağlamışken ABD'de kimi odakların yaptığı darbe tahminleri hiç de inandırıcı görünmüyordu. Ancak bunlar magazin sayfalarında görmeye alıştığımız türden medyumlar ve kâhinler değildi. Esasen bu kâhinler, çeşitli güç odaklarıyla oldukça içli dışlı, istihbarat denilince kulakları oldukça kesik mahfillerle bağlantılı kurum ve uzmanlardı. 15 Temmuz darbe girişiminden aylar önce ABD'de yayınlanmaya başlayan bazı analizler Türkiye'de bir darbe olması ihtimalinin oldukça güçlü olduğu görüşünde birleşiyordu. Kehanet görünümlü bu öngörüleri yayınlayan kurumlarsa American Enterprise Institute, Foreign Policy, Stradford gibi ABD'nin dış politikaları ve operasyonları söz konusu olduğunda hiç de yabana atılacak cinsten değildi. Pentagon'un eski Irak ve Türkiye uzmanı danışmanlarından Michael Rubin'in American Enterprise Institute tarafından Mart ayında yayımlanan 'Türkiye'de darbe olabilir mi?' başlıklı analizi Türk Ordusu tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı devirmeye ve ekibini hapsetmeye yönelik çok güçlü bir darbe ihtimalinden bahsederken kendisinden çok emin görünüyor ve açıkça şöyle diyordu: "Burada tahminde bulunmuyorum. Sadece Türkiye'nin içinde bulunduğu karışık durumu gözler önüne seriyorum."

Bundan iki ay bile geçmeden bu defa ABD'nin önemli dış politika mahfillerinden birinin yayın organı olan Foreign Affairs dergisi de darbe kehaneti tartışmasını alevlendiren bir analiz yayınladı. Ortadoğu Enstitüsü adına çalışan bir uzman olan Gönül Tol'un imzasını taşıyan bu analiz 12 Eylül darbesinin şartları ile 2016 şartlarını karşılaştırıyor ve günümüzde bir darbe olasılığının mevcudiyetine vurgu yapıyordu.

Aynı dergide aynı dönemlerde yayımlanan bir başka makale ise bu öngörüyü pekiştirir nitelikteydi. George W. Bush döneminin şahin başkan yardımcısı Dick Cheney'nin danışmanlığını yapan Johan Hannah'a ait görüşler bu defa darbe öngörüsünden çok tehdit niteliğindeydi. 'Elveda Türk Demokrasisi', 'Erdoğan Gibi Bir Problemi Nasıl Çözersiniz?' gibi yazılar yazan Hannah, "Houston, bir sorunumuz var. Ciddi bir sorun. Yavaşça ama amansız bir şekilde Türkiye bir uçuruma gidiyor ve yol levhaları oldukça kasvetli yönleri işaret ediyor: Despotizm. Terörizm. İç savaş…" diyor ve Türkiye'yi "Yoldan çıkan bir NATO müttefiki" olarak niteleyerek ABD'nin çıkarlarına zarar veren politikalar izlediğini ileri sürdüğü Türkiye'nin bunun bedelini ödeyeceğini şu ifadelerle söylüyordu: "Er ya da geç bir hesaplaşma günü yaşanması muhtemel."

ABD'nin dış politikalarını belirleyen mahfillerle içli dışlı bu kurum ve uzmanların öngörülerinin birer kehanet ya da tahminden ibaret olmadığını, bu öngörülerin aslında mevcut bir hazırlığın izlerine dayanan tahliller ya da uyandırma mesajları olduğunu ya da bir başka deyişle darbe girişiminin ölçü veya yoldaki net olarak anlamamız için iki aylık bir süre yeterli olacaktı.

BİZE ULAŞIN