Sıradan İngilizler: Pulp

Sıradan İngilizler: Pulp
Giriş Tarihi: 16.5.2016 12:04 Son Güncelleme: 16.5.2016 12:05
SAYI:24Mayıs 2016
Pulp, sıradan insanların sıradan hayatlarındaki sıradan durumları ve eşyayı alır, parlatır, değişik bir ışığın altına yerleştirir. Işıltılı hayatların büyüsüne ihtiyacınız kalmayacak bir şekilde sıradan hayatınızın gizemini ortaya çıkarır.

"Hiçbir zaman sıradan insanlar gibi yaşamayacaksın/Hiçbir zaman sıradan insanların yaptıklarını yapmayacaksın/Hiçbir zaman sıradan insanlar gibi/Başarısızlığa uğramayacaksın/Hiçbir zaman hayatının gözünün önünden akıp gittiğini hissetmeyeceksin."

Bu feryat Sheffieldli pop grubu Pulp'ın solisti ve söz yazarı, her an ince hastalıktan ruhunu teslim edebilirmiş gibi görünen Jarvis Cocker'a ait. Dal gibi fiziğini, hafif topuklu ayakkabılar ve dar kıyafetler giyerek iyice belirgin hale getiren ve hiç sıradan bir görünümü olmayan Cocker'ın Common People, yani Sıradan İnsanlar adlı şarkısı 90'ların Britpop fenomeninin en fazla hatırlanan parçalarından biri. Jarvis'in şarkı sözleri ve daha sonra yaptığı radyo programları ve belgeseller 'sıradan insanlar'ın kendi şahsına münhasırlıklarını öne çıkarmaya çalışan projeler. Şarkılarında ısrarla sıradan insanların hayatlarını anlatan Pulp, pop'un ve popüler olanın merkezindeki ikilemi düşünmemizi sağlar: "Popüler olan şeyler halkın sevdiği, özlediği, kendinde görmek istediği mi, yoksa hayatında hâlihazırda var olan, sık kullandığı ve bu yüzden artık sıkıldığı şeyler midir?" Pulp, sıradan insanların sıradan hayatlarındaki sıradan durumları ve eşyayı alır, parlatır, değişik bir ışığın altına yerleştirir. Işıltılı hayatların büyüsüne ihtiyacınız kalmayacak bir şekilde sıradan hayatınızın gizemini ortaya çıkarır.

Sıradan İnsanlar olarak çevirsek bile 'common' kelimesinin 'pop' ve 'popüler' kadar geniş ve değişken bir kullanımı var. Bir adamın 'popüler'i, diğer adamın 'adi'si, bir kadının pop müziği diğer kadının arabeski olduğu gibi. 'Common'ın ilk manası 'ortak'. Yani herkesin erişimine açık, kamuya ait olan şey. Başka bir manası ise adi/vulgar. İngiliz parlamenter sisteminin yasama ve yürütmeyle görevli olan kamarasının adının House of Commons, yani Sıradanlar/Adiler/Vulgarlar Evi manasına geldiğini hatırlamakta da fayda var.

Sıradan İnsanlar şarkısında, Kuzeyin Oğlu Jarvis, Londra'daki ünlü St. Martin's Sanat Koleji'ndeyken edindiği bir kız arkadaşı anlatır. (Söylentilere göre bu kız arkadaş, yüzünü gazetelerden tanıdığımız Yunanistan Ekonomi Bakanı Yanis Varoufakis'in eşidir). Şarkı, İngiltere'nin kuzeyinden az parayla Londra'ya okumaya gelen gencin para sıkıntılarından ve yaşadığı hayatın bazı zengin Londralılar tarafından nasıl bir 'yoksulluk romantizmi'ne dönüştürüldüğünden bahseder. Giriş melodisi kaset geriye sarılıyormuş gibi bir sestir ve müzik daha sonra bol elektronikli ve cıstaklı bir şekilde devam eder. Solist Jarvis, o kendine has tarzıyla, şarkıyı söylemek yerine müziğin üzerine güfteyi mırıldanarak hikâyesini anlatmaya başlar: 'Yunanistan'dan gelmişti ve bilgiye açlığı vardı/St. Martin Koleji'nde heykeltıraşlık okuyordu.' Daha ilk satırdan istihza ile dolu bir anlatıyı dinleyeceğimizi anlarız. İngilizlere göre bilginin ve heykeltıraşlığın vatanı olan Yunanistan'dan gelen genç kız, Londra'da bunları parasıyla ikinci el olarak satın almaya çalışmaktadır. Ayrıca Londra'nın artık yerel halkın yaşadığı bir yer değil, uluslararası zenginler kulübünün çocuklarının cirit attığı, geldikleri ülkelerde adiden olan şeyleri pahalıya satın aldıkları bir şehir olduğunu anlatır.

Birkaç satır sonra kız şöyle der: 'Sıradan insanlar gibi yaşamak istiyorum/Sıradan insanlar ne yapıyorsa onu yapmak istiyorum/Sıradan insanlarla beraber olmak istiyorum/Senin gibi sıradan biriyle olmak istiyorum.' İşte sıradan insanlar belki bu kızın hayatına gıpta ile bakarken, şarkının Helen'i sıradanlığın gizeminin peşindedir. İkinci kıta sıradan insanların yaptığı en sıradan şeyle başlar: 'Onu bir süpermarkete götürdüm/Neden bilmiyorum ama bir yerden başlamak zorundaydım/Böylelikle orda başlamış oldu.' Çünkü tüketim toplumunun bir neferi olmak, sıradan insanların yaptığı en sıradan şeydir. Alışverişini organik pazarlardan yapan Yunan güzelimizin 'sıradanlık' merakına birkaç gönderme yaptıktan sonra, Jarvis bu sefer hikâye anlatma modundan çıkarak, şarkıyı biraz daha 'söyleyerek' ve sesini yükselterek 'sen ne bilirsin bizim ne çektiğimizi küçük zengin hanım' edebiyatına başlar.

Sıradan İnsanlar anahtarıyla girdiğimizde Pulp'ın 80'lerden beri sıradan insanların hayatlarını anlattığını ve grubun 'kaçış' fantezilerindense hayatı olduğu gibi anlatan bir pop müzik kültürünün devamı olduğunu görürüz. 'DJ'i asın çünkü asla benim hayatım hakkında bir şey söylemiyor' der İngiliz pop müziğinin büyük amcası Morrissey. Pulp da bu uyarıyı dinleyen ve halkın hayatına yön vermek için değil, o hayatı olduğu gibi yansıtma çabasıyla müzik yapan bir gruptur. Pulp'ın yine çok popüler olan şarkılarından biri Başka Bir Sınıf albümündeki Disco 2000'dir. Her dinlediğinizde Geleceğe Dönüş etkisi yapan ve aynı, Sıradan İnsanlar gibi kendi wikipedi sayfasına sahip olan bu disko ritimli şarkı, Londra'ya gelen taşralı çocuğun mahallesinde bıraktığı kız hakkındadır: 'Bir saat arayla doğduk/Annelerimiz kardeş gibi birbirinize benziyorsunuz derdi/İsmi Deborah'ydı' diye başlayıp, sonra Deborah'yı muhatap alır: 'İsmin sana hiç yakışmıyordu' der. 'Büyüdüğümüzde de evleneceğimizi/ve hiç ayrılmayacağımızı söylerlerdi/Ama öyle olmadı.' Şarkının nakaratı şöyledir: '2000 senesinde buluşalım/Tamamen büyüyünce ne kadar garip olacak değil mi/Saat 2'de yolun aşağısındaki çeşmede.' Şarkı, diskonun ve pop müziğin birer gençlik iksiri olduğunu ima etmektedir. Tepemizde disko avizesi dönerken dans ettiğimizde -ki disko avizesi Pulp video kliplerinin vazgeçilmezidir- yıllar bize nasıl dokunabilir?

Daha ışıltılı hayatları hayâl etmek isteyen sıradan insanlar tarafından dinlenmese de Pulp sıradan şeyleri anlatmaya devam eder. Uzun zaman sonra gördüğünüzde şişmanlamış bulduğunuz kız arkadaşlar, yorganın altına girip saklanmak istediğiniz hüzünlü öğleden sonraları, 10 pounda yolun aşağısından alınmış mobilya, sadece sigara ve rujdan ibaretmiş gibi görünen kızlar, konserden sonra evin yolunu bulamayan gençler…

Britpop furyası bitip, müzik dünyası tamamen dijitalleşip şarkıların reklam cıngıllarına dönüştüğü 2000'lerin başında (her müzikseverin 'müziğin bittiği'ne ikna olduğu bir tarih vardır ve elbette bu tarih müzikseverin gençlik hissinin sona ermesiyle örtüşür!) Pulp daha sakin, disko avizesinin ışıklarının söndüğü bir gelecekten haber verir. Deborah ve diğer arkadaşlarla planlanan çılgın parti yerine, orta yaşın getirdiği nostalji hakimdir albüme. İngiliz popüler kültürünün çok eski bir gulyabanisi olan Wickerman adlı figürün adını taşıyan şarkıda nostalji dolu olan Jarvis, bizi Sheffield'in kanallarında bir gezintiye çıkarır. Bu gezide eskiden popüler olan ama şimdi terk edilmiş diskolar, lunaparklar, marketler, demiryolu köprüleri ziyaret edilir. Jarvis artık 'şarkı söylemeyi' neredeyse hepten bırakmıştır, 'Sıradan İnsanlar'ın başında olduğu gibi ağır bir melodi üzerine şiirini okur. Terk edilmiş bir köprüden bahsederken, o köprünün altından çok sular geçmiş olduğuna işaret ederek şöyle der: 'Seni bir defasında oraya götürmüştüm/Sadece... 'sen' başka biriydin.'

Jarvis Cocker 2000'lerin başında, tüm pop şarkıcıları gibi hayat stili problemlerinden dolayı bir müddet ortalıklarda görünmese de şimdi tekrar çok sevdiği ve dertleriyle dertlendiği İngiliz halkının hikâyelerini anlatmaya devam ediyor. Popülerin ne demek olduğunu iyice irdelediği belgesel Dışarının Sanatı, sıradan insanların yaptığı ama asla 'popülarite' kazanmamış, kendi şahsına münhasır sanatçıların eserlerini konu ediniyor. Bugünlerde Jarvis'i BBC'de Pazar Ayini/Servisi adlı müzik programında dinleyebilirsiniz. Pek çok hakkaniyetli sanat ve ilim adamının yaptığı gibi, eleğini duvara astıktan sonra kendi sanatını oluşturan temelleri ve gençlerin ürettiklerini halka aktarmaya çalışan bir arşivci olmuş durumda. Pulp'ın müziği de o arşivin bir parçası olarak 90'ları, İngiltere'yi, sıradan insanların hallerini bir kere daha ziyaret etmek isteyen için hâlâ orada dinleyicilerini bekliyor.

BİZE ULAŞIN