Aile boyu futbolcular
Belçika'nın önemli kadın futbolcularından 26 yaşındaki Carine, çekişmeli bir maçın ardından girdiği rutin sağlık kontrolleri sırasında üç haftalık hamile olduğunu öğrenir... Carine bu mutlu haberin ardından hem kendi hem de bebeğinin sağlığı için futbola ara verir. O bebeğin yıllar sonra dünyanın en iyi futbolcularından biri olacağını bilmeden...
İşte Eden Hazard'ın yeşil sahayla ilk buluşması böyle oldu; daha anne karnındayken yeşil sahaya çıkmıştı. Sonra Lille, Chelsea ve şimdi Real Madrid'de oynuyor, Belçika millî takımının da kaptanlığını yapıyor. Genlerinin hakkını veren sadece Hazard değil. Dünyada birçok "aile boyu futbolcu" var. Gelin bu yazımızda fazla derine inmeden, babadan, dededen futbolculara hızlı bir göz atalım... İlk durağımız Avrupa'nın kuzeyi...
Yıl 1996. Soğuk bir Estonya öğleden sonrası... Estonya ile İzlanda millî takımları hazırlık maçında karşı karşıya geliyor. Maçın ikinci yarısında İzlanda'nın tecrübeli forveti Arnor, yerini ülkenin gelecekteki yıldız adayları arasında gösterilen Eidur-Smari'ye bırakıyor. Arnor oyundan çıkarken, 17 yaşındaki bu genç forvete sarılıyor ve yanağına da sevgi dolu bir öpücük konduruyor. Bu olay ertesi gün Independent'ta şu manşetle haber oluyor: "İzlanda'nın babalı oğullu takımı"
Evet, oyuna giren isim yıllar sonra Chelsea ve Barcelona formalarıyla izleyeceğimiz Eidur Gudjohnsen'den başkası değildi. Yerine oyuna girdiği futbolcu meslektaşı ise bizzat kendi babası Arnor Gudjohnsen'di! Bu günlerde kendi çocuklarından biri Swansea diğeri Real Madrid altyapısında futbol oynayan Gudjohnsen, "Babalar ve Oğullar" romanının tek kahramanı değil.
"Dededen futbolcular"
Futbol dünyasında "aile boyu futbolcu" olarak sayabileceğimiz daha birçok isim var. Leicester City ile Premier League şampiyonluğu yaşayan Danimarkalı Kasper Schmeichel da tıpkı babası Peter Schmeichel gibi kalecilik yapıyor. Ancak babası Manchester United'da oynamıştı. Kendisinin pek böyle bir hayali olduğunu sanmıyoruz...
Chelsea'de oynayan İspanyol futbolcu Marcos Alonso da aile boyu futbolculardan. Dedesi Marquitos; Real Madrid defansının vazgeçilmesiydi. Babası Pena ise dedesinin ezeli rakipleri Barcelona ve Atletico Madrid'in oyuncusuydu.
"Dededen futbolcular"dan biri de Henrik Johansson. O da kim? derseniz; Brezilya efsanelerinden Garrincha'nın bir İsveç deplasmanı sırasında birlikte olduğu İsveçli kız arkadaşından olma oğlu Ulf Lindberg'in çocuğu! Yani Garrincha'nın torunu. İngiltere'de Brentford'da oynayan Johansson da dedesi gibi forvet.
Manchester City A Takımı ile idmanlara çıkan 17 yaşındaki sağ kanat oyuncusu D'Margio Wright-Phillips de Shaun Wrigth- Phillips'in oğlu, Ian Wrigth'ın da torunu.
Geçtiğimiz aylarda AC Milan forması giyen Daniel Maldini ismini de unutmayalım. Çünkü onlar aile boyu futbolcu olmanın da ötesinde aile boyu Milanlı... Milan altyapısında 10 numara olarak yetişen Daniel; Milan'ın efsane defans ve kaptanlarından Cesare Maldini'nin torunu, Paolo Maldini'nin ise oğlu... Milan'da "Maldini ailesi" o kadar önemlidir ki, 3 numaralı formayı onlar giyer. Şu günlerde Daniel 3 numarayı seçmediği için kimsede değil ancak bir Maldini'den başkası da giyemez.
"Babalar ve Oğullar"
"Babalar ve Oğullar"ın en güzel hikâyeye sahip isimleri ise Bebeto ve Mattheus Oliveira! 1994 Dünya Kupası'nda attığı golden sonra yaptığı "bebek sallama" hareketi ile tarihe geçen Bebeto'nun o gün doğan oğlu Mattheus Oliveira da kendisi gibi futbolcu oldu ve mesleğini şimdilerde Portekiz'de sürdürüyor.
Bu arada o gol sevincinde Bebeto'nun hemen yanında ona eşlik eden isim de Mazinho'ydu. Mazinho da aile boyu futbolculardan. Mazinho; her transfer döneminde adı Türk takımlarıyla anılan Barcelonalı Rafinha ve Bayern Münih'te oynayan Thiago Alcantara kardeşlerin babası...
Aile boyu futbolcular konusunda zirveyi tutansa İspanyol Llorente ailesi. Atletico Madrid'de oynayan Marcos Llorente'nin dedesi Ramon da, babası Paco da, amcası Julio da Real Madrid'de futbol oynadılar. Bunlar da yetmedi; büyük amcaları Paco, Julio ve Antonio da Real Madrid'de oynadılar. Kendisinin de Atletico Madrid'den önce Real Madrid'de oynadığını söylemeye gerek yoktur herhalde...