Ne demişler; şaka, kalbe ilaç kadar faydalıdır!
-Siz toplumsal gerçekçi misiniz, nesiniz?
-Hayır, biz satirik bir dil kullanmaya aşina olmuş kimseleriz.
-Kesinlikle sıra dışı ve eğlenceli değilsiniz.
-Biz sadece hayatı ciddiye almıyoruz, gülmeyi de ciddiye alıyoruz.
-Bu ciddiye alma işi sizi özgürleştiriyor mu?
-Özgürleşmeye değil, insan olmaya özlemimiz…
-İktidar sınırlarını alt üst edebiliyor musunuz bakalım?
-Yaşamın baskı ve korkusu yanında iktidar da nedir?
-Göçebe bir toplum olduğumuz için mi yerleşik mizah kültürümüz yok?
-Bizler Asya tipi üretim tarzı ile mizah yetiştireceğiz.
-Peki siz neye muhalifsiniz?
-Dayatılan muhalif olma fikrine muhalif sınıfsız ve kaynaşmış birileriyiz.
-Düşündürürken eğlendiriyor musunuz?
-Yoktur bizde öyle hicivden mülhem ustalık.
-Ya ince alay, espri, hoşnut etme milleti?
-Bahsettiğiniz ise mizah anestezisi.
-Ne tür eleştiriler alıyorsunuz diyeyim?
-Aklı başında, ölçülü ve dengeli olma eğrisi, diyebilirim ki, bizi bu eğri mahvetti…