Kartal ANADOLU İmam Hatip LİSESİ İftarı / 20 Temmuz 2014
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından düzenlenen iftar programında dergi standımız ile birlikte yer aldık.
UKADER Konferansı / 6 Mayıs 2014
Dergi Genel Yayın Yönetmenimiz Meryem İlayda Atlas ve Yazı İşleri Müdürümüz Sultan Işık'ın konuşmacı olduğu 'Avrupa'da Müslüman Kadın Olmak' konulu kongreye basın sponsoru olarak katıldık.
Yenikapı Kitap Fuarı / Ramazan boyunca
Fatih Belediyesi'nin bu yıl ilk kez düzenlediği Yenikapı Ramazan Etkinlikleri kapsamında kurulan kitap fuarında Turdeb standında biz de yer aldık.
Üsküdar Katibim TÜrdeb Dergi Günlerİ / 19-20-21 Eylül 2014
Üsküdar Belediyesi'nin düzenlediği Uluslararası Katibim Festivali'nde yer alan Dergi Fuarı boyunca dergi standımız ile birlikte biz de oradaydık.
TÜrdeb Dergi Fuarı- Sirkeci / 9-11 Mayıs 2014
Gaziantep Uluslararası Savaşın Mağdur Ettiği Kadınlar Paneli- KADEM / 10-11 KASIM 2014
KADEM ve Gaziantep Belediyesi'nin birlikte düzenlediği 'Uluslararası Savaşın Mağdur Ettiği Kadınlar' paneline katıldık.
Kadıköy ANADOLU İmam Hatip LİSESİ İftarı / 4 Temmuz 2014
Kadıköy Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin düzenlediği iftar programında dergi standımız ile birlikte yer aldık.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 5'inci Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali Mültecilik
konferansı / 7 Kasım 2014
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen 5'inci Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali kapsamındaki 'Mültecilik' konferansında dergi standımız ile birlikte yer aldık.
Siraç Dergi 'Sinemada Algı Yönetimi' söyleşisi / 29 Ocak 2015
Siraç Dergi'nin düzenlediği 'Sinemada Algı Yönetimi' söyleşisine katıldık.
SETA Alev Alatlı Söyleşisi / 28 Şubat 2015
Women for women etkinliği- Yenibosna / 27 Ocak 2015
'Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Ulusal ve Yerel STK'ların Kapasitesinin Güçlendirilmesi' programı kapsamında gerçekleşen WO/MEN FOR WOMEN projesinin kapanış toplantısına dergi standımız ile birlikte katıldık.
Kadem Toplumsal Cinsiyet Adaleti Sempozyumu / 6 Mart 2015
İslamcı Dergiler Sempozyumu / 13 Mart 2015
CNR Dergi Fuarı '28 Şubat'ı Hatırlamak' söyleşisi / 28 Şubat 2015
Şubat ayında '28 Şubat' özel sayısıyla çıkan Lacivert Dergi olarak, CNR Kitap Fuarı'nda '28 Şubat'ı Hatırlamak' konulu panel düzenledik.
Kızılay Kan Bağışı Kampanyası / 10 Nisan 2015
'Kan ver, can ver!' sloganıyla Kızılay-Lacivert Dergi iş birliğiyle düzenlenen kan bağışı kampanyasında Turkuvaz Medya çalışanları kan bağışında bulundu.
Hacamat Dergisini ziyaret ettik / 16 Nisan 2015
Mayıs ayı dosya konumuz 'mizah' için Hacamat dergisi ile bir araya gelip fikir alışverişinde bulunduk.
Okur Yorumları
Selçuk Ferit • 24.05.2014 Cumt 16:35
Anlamlı yazınız için teşekkür etmek gerektiği düşüncesiyle bu mesajı iletmek istedim… Henüz derginin ter kokusuna yani sayfaların dopdolu inşasına temas edemedim... İnşallah temasım gecikmeyecek... Muhafazakâr kavramının sosyo-politik-anlattığınız- anlamı dışında, bir de felsefi doku içinde anlam yüklemeye, çözümlemeye giriştiğimizde doğu düşüncesinde insan tabiatının, aklın şehadetinin hangi taraftan bakarsak bakalım bir şekilde 'tutucu' nitelendirilebilecek şekilde tanımlandığını anlarız... Bu 'tutuculuk' hayatın ve tabiatın tekrarının dinamizmi ve sürekliliğini amaçlar..."Batı" tarafından kodlanmış conservative-tutucu- kavramı 'doğu' coğrafyasında sanıyorum pek bir anlam ifade etmiyor! Saygılarımla...
Özkan Öze • 12.05.2014 Pzt 16:03
Lacivert'i inceledim, baktım, okudum, pek güzel buldum... Hayırlara vesile olsun. Devamını diler, emeği geçenleri de tebrik ederim…
Sibel Arkonaç • 06.04.2015 Pzt 19:31
Derginizi heyecanla takip ediyorum hele mart ayı sayınız son derece kışkırtıcı dolayısıyla düşünce ve fikir çağrıştırıcı idi. Öğrencilerimle hevesle paylaştım. Bu Nisan ayının Beden teması son derece önemli. Dergiyi okumak üzere ele aldığımda yazarlarınızın(ve röportajınızın) ne yazık ki tamamı ile batı temelli bir literatüre dayanarak konuyu ele aldıklarını gördüm, coğrafyanın bu yakasında neler olduğu ya da nasıl ele alındığı veya ele alınabileceği ile ilgili hiçbir referans ya da düşünce kırıntısına dahi rast gelemedim. Hele ilahiyat fakültesi öğretim üyelerinin iki sayıdır tamamen batı temelli literatürle hareket ediyor oluşları beni ziyadesiyle üzüyor, bu bilgi evrensel düşüncenin değil üçünden çıktığı kültürün meyvesidir bizim de epey etkisi altında olduğumuz ama bir şekilde farklı sentezler / dönüşümlerle yerli bilgi ve yaşantılarımız olduğu göz ardı ediliyor. Bu da bir çeşit hızlı ve gizli sömürgeleşmenin bir şekli. Yine de derginizi takip etmeye devam edeceğim umutla. İyi çalışmalar
Cemile Barışan • 09.03.2015 Pzt 05:00
Keşke yazıların altında yorum kısmınız olsaydı. Dergi oldukça iyi...
Berat Nedim Yardımcılar • 07.03.2015 Cmt 15:58
Öncelikle gönülden selamlarımı iletiyorum Bu ayki konunuz çok iyi bir seçim, konu başlığı 'kötülük' de olsa! Yemek kötü, kötü koku, kötü görüntü, kötü ifade, kötü bakış, kötü resim, kötü fotoğraf ve de kötü insan. İnsandaki kötülük ancak ortaya çıkınca anlaşılan bir eylem, bir davranış veya tavır. Kötülüğü fark edebilmek, önleyebilmek çok önemli. En önemlisi kötünün kendini fark etmesi. İşte gün geçtikçe artan kendini fark edebilme yetisinin azalmakta olduğu. Kötülüğün benimsenmesi, farkında olmadan bir hayat tarzına dönüşmesi ve o tarza uygun toplum hayatı oluşturulması çöküşün belirtisidir. Bir yapı çöküyorsa iç bünyesindeki kötülük, şer çok artmıştır. Artık o yapı sona gidiyordur. İnsan kendini iyilikle gerçekleştirebilir ancak. Hayat da bu iki tanım arasında devam edegelir insan için. İyi, kötü. Hayatta 'Hay' vardır. Selamlar. Yayın yaşamınızda her daim başarılar.
Hale Karaer • 06.04.2015 Pzt 02:56
BEDEN sayınızda ele aldığınız konular ve eleştirel yaklaşımlarla derginizde yer alan Prozinc şampuan, YvesRocher (bitkisel gücü özümse gençleş), Strivectin- Ar (yaslanmayan cilt bilimi), Probac Daily (hastalıkların olmadığı bir dünya düşünün) reklamları arasındaki tezat derginin fikir ve eylem tutarlılığına gölge düşürmekte, dosya konusu olacak kadar ciddiye alınan bir konuda, ne kadar eleştirel tarzda yazılırsa yazılsın derginin gelirleri söz konusu olduğunda bu yazılanlardaki eleştirilerin sponsorluğunun bu ürünlere verilmesi derginin ciddiyetine zeval getirmektedir. Buna dikkat etmeniz ciddiyetle takip ettiğimiz derginiz hakkında bu hususta oluşan olumsuz kanaatimizin olması gerekenle değiştirmemize yardımcı olacaktır.
İsimsiz • 02.01.2015 Cum 13:45
Konu: Çalışan kadın sen nelere kadirsin konulu 'ikna odası' yazısı üzerine
Merhabalar, derginizi ilgiyle takip ediyorum. Elinize sağlık. Yukarıda belirtiğim konu başlıklı yazıyı derginin entellektüel seviyesine yakışmayan bayağılıkta olduğunu belirtmek istedim. Biraz hayal kırıklığı oldu. Daha özenli çalışmalar görmek dileğiyle…
İsimsiz • 20.02.2015 Pzt 23:47
Merhabalar;
Ya da belki de Selamun Aleyküm demeleyim, daha göz alıcı olur sizin için. Yazdığınız yazıda hayallerde okula gitmekten bahsediyor, hangi okula gitmek mesela? kuranı kerim kursundan mı bahsediyorsunuz yoksa daha organ bağışının günah mı değil mi diye tartışıldığı ve çoğu din adamınca tartışmanın bile günah olduğu savunulurken, organ bağışı yapacak aşırı islam görüşlü, yani türbanlı ya da hacı sakalıyla bunu gösterecek kadar koyu bir öğrencinin okuyacağı tıp fakültesinden mi bahsediyorsunuz? sorgulamanın tamamiyle günah olarak adlandırıldığı bir dine körü körü inanan bir kişi felsefe okutulan bir okula mı gitmeyi hayal eder sizce? yani dünyada düşünülmüş ve düşünülmemiş tüm konuları sorgulayacak felsefe fakültesinde? ya da hukuk fakültesine mi gitmeyi hayal etti o yazınızdaki karakter?
Peki ya zikir yapanların anormal ya da normal karşılanması hakkında bir yazı çıkarken, kafasını çılgınca sallayan bir rockunun kurandaki yeri nedir? Ama yıl 2015 değil mi? asıl İslam bu değil, değil mi? Müslümanlar mı kuranı yanlış okuyor ve yorumluyor, yoksa biz ateistler mi? (...)
Peki sizin düşünce özgürlüğünden bu kadar bahsederken ve bunu hak ettiğinizi düşünürken benim bu mailimi okurken ki kalp atışınız, sırf kuranı kerim yazarken büyük harf kullanmayışımdaki rahatsızlığınız? ve belki de yazım hatalarım ve devrik cümlelerimden kendinize küçük ego payları çıkarmanız?
Şu satırları yazarken bile, üstüme kimi salacaksınız diye korkmadan edemiyorum. Umarım korktuğum başıma gelmez ve beni utandırırsınız, umarım korktuğum başıma gelir ve aslında özgürlük dediğinizin sadece sizin kitabınızda yazdığı kadar olduğunu ve o kurallara uymayan hiç kimsenin, dilediği özgürlüğü hak etmediğini düşündüğünüzü kanıtlamış olurum. Umuyorum mailime, uydurma, kaçak cevaplar yerine, gerçekten, dünya, insan, psikoloji, kültür, medeni mantıkta bir cevap gelir. Ancak kapalı ve karanlık bir kutunun içinden nasıl aydın bir cevap çıkabilir ki?
SOSYAL MEDYA
