DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER
FİLİPİNLER
RODRIGO DUTERTE
ESKİ DEVLET BAŞKANI 79 YAŞINDA BU DEFA BELEDİYE BAŞKANLIĞI PEŞİNDE
Filipinlerin eski devlet başkanı Rodrigo Duterte görev yaptığı dönemde özellikle Batılıların hoşlanmayacağı türde fikirleri, sıra dışı eylemleri ve sözleriyle dünyada en tartışmalı figürlerden biri olmuştu. Hanedan kurmakla, homofobik olmakla, otoriter ve totaliter olmakla sık sık itham edilmiş,
hatta uyuşturucuya karşı acımasız savaşı nedeniyle uluslararası ceza mahkemesi tarafından insanlığa karşı suçlardan soruşturmaya tabi tutulmuştu. Son seçimi kaybedince yaşlı Duterte'nin siyasetten çekileceği düşünülmüştü ama görünen o ki 79 yaşındaki Duterte meydanı Marcos ailesine bırakmamak için tekrar siyasete dönmek istiyor, üstelik bu defa yerel seçimlerle… Rodrigo Duterte geçtiğimiz haftalarda ailesinin kalesi olan Davao şehrinin belediye başkan adayı olarak kendini kaydettirerek şaşırtıcı bir dönüş yaptı. Bu dönüş sadece şahsi bir meseleden ibaret değil zira bu durumda gelecek yıl yapılacak olan seçimler bu ülkenin en güçlü iki ailesi olan Marcoslar ile Dutertelerin iktidar için yeni bir mücadeleye girecekleri anlamına geliyor.
BİRLEŞİK KRALLIK
MUHAMMED EL-FAYED
İNGİLİZ LANETİ ÖLÜMÜNDEN SONRA DA PEŞİNDE
Müslüman İngiliz Muhammed El-Fayed İngiltere'de itibarlı ve zengin bir iş adamıydı. Kraliçeye kadar ulaşabiliyordu. Ancak ne zaman ki oğlu Dodi eski prenses Diana ile evlenmeye karar verdi, onun da hayatı değişti. Diana ile birlikte oğlunu kaybeden El-Fayed, daha sonra ona büyük itibar kazandıran köklü Harrod's mağazalarını satmak zorunda kaldı. Ve geçen yıl 94 yaşında vefat etti. Ama bir kez İngiliz'in radarına girmişti ve ölüm de onu kurtaramayacaktı. Hakkında türlü spekülasyon yapılan iş adamı son olarak "Harrods'taki Avcı: El-Fayed" adlı bir belgesele konu oldu. Çünkü belgesel onun çoğu Harrod's mağazalarında çalışan 5 kadına cinsel tacizde bulunduğu ithamları iddiacılarının ağzından gündeme getiriyor. Üstelik taciz iddiaları 1977 yılına kadar uzanıyor. İş medyatikleşince mağdurların sayısı da arttı. El-Fayed'i kendilerine cinsel taciz uygulamakla suçlayan kadınların sayısı 37'si eski Harrod's çalışanı olmak üzere 65'e çıktı ve içlerinde 70 yaşını geçenler bile mevcut.
ABD- CHICAGO
MUHAMMED YUSUF
NÜFUSTA "BEYAZ" OLARAK KAYITLI IRKINI DEĞİŞTİRMEK İÇİN DAVA AÇTI
Michael Jackson gibi ABD'de siyahi olduğu için utanıp beyazlarara benzemeye çalışanlara rastlamıştık, ama kayıtlara beyaz olarak geçtiği için bunu değiştirerek siyah ya da moda tabirle Afro-Amerikalı olmak isteyenler de varmış meğer. Yaklaşık 20 yıldır Chicago polis teşkilatında görev yapan polis memuru Muhammed Yusuf Amerikan vatandaşı ama aslen Mısırlı. Resmi kayıtlarda "Caucasian" (Kafkasyalı) yani beyaz ırk olarak geçiyor. Ancak o bundan memnun değil ve gerçek aslının "Mısırlı- Afro-Amerikalı" olduğunu ileri sürüyor. 2004'te görevine başladığında kayıtlara sadece Kafkasyalı (Beyaz), siyahi ve hispanik" ırk tanımları yazılıyormuş, zamanla bu ırk tanımları 9 seçeneğe çıkarılmış. Bu imkândan yararlanarak kayıtlara Mısırlı-Afro-Amerikalı olarak geçmek isteyen 43 yaşındaki Yusuf kütükte ırk tanımının değiştirilmesi için başvurmuş, hatta DNA testi ile bunu ispatlamış ama talebi reddedilmiş. O da bunun üzere Chicago belediyesine federal nitelikli bir medeni haklar davası açmış.
ABD- AVRUPA
BİYOLOJİK IRKÇILIK TARAFTARLARININ FİNANSÖRLERİ
İngiliz The Guardian, Alman Der Spiegel gazeteleri ve Hope Not Hate adlı STK'nın ortaklaşa yürüttüğü son bir soruşturma da aşırıcı sağcı ve ırkçı fikirlerin nasıl yayıldığı gösteriliyor. Bu üçlü Human Diversity Foundation adlı bir örgütü mercek altına aldı. Kuruluşun adı "İnsan Çeşitliliği Vakfı" anlamına geliyordu ancak yayılmasına aracılık ve öncülük ettiği fikirler "ırklar hiyerarşisi" üzerine tartışmalı teorilere dayanıyordu. The Guardian, "Beyazların üstünlüğünü savunanlardan oluşan uluslararası bir ağ, 'ırklar hiyerarşisi'ne ilişkin bilimsel teorileri benimseyerek toplumsal tartışmaları etkilemeye çalışıyor" diyor ve ırksal-kalıtımsal üstünlüğe dayalı muğlak teorilerin Amerikalı bir teknoloji multimilyoneri tarafından gizlice finanse edildiğini ortaya çıkarıyor. İki yıl önce kurulan bu örgütü destekleyen ve zengin eden Amerikalı milyarder Andrew Cornu'ya atıf yapılıyor. Örgütün "bazı
etnik grupların sözde genetik üstünlüğüne" ilişkin tehlikeli fikirleri aşılamak için podcast'ler, videolar, çevrimiçi dergiler ve bilimsel makaleler yayınladığı açıklanıyor.
RUSYA
YENİ AKIM: DÖRT AYAK ÜZERİNDE HAREKET ETME MODASI QUADROBIC
Dört ayak üzerinde yürüyen ve bir hayvan gibi giyinmek için binlerce dolar harcayan biri yakın zaman önce gündem olmuştu. Bu tuhaf eğilim şimdi Rusya'da revaç bulan bir akıma dönüştü. Bu akıma uyarak dört ayaklı hayvanlar gibi hareket eden ve kendilerini hayvana benzeten özel tasarlanmış giysiler giyenler bu akıma "Quadrobic", kendilerine de "Quadrobist" diyorlar. Quadrobist'ler sadece bu kadarla kalmıyor; yine hayvanları temsil eden maskeler, takma kulaklar, sahte kürklü pençeler, hatta yapay kuyruklar da takıyor ve benzedikleri hayvanların davranışlarını da taklit ediyorlar. Bu akımı mercek altına alan Vedomosti gazetesine göre, "Bu faaliyete adanmış ilk Rus web sitesi 2021'de oluşturulmuş, hayvanların hareketlerini taklit eden akrobatik figürlerin videolarının viral hale gelmesiyle bu fenomen ancak bu yıl TikTok'ta yayılmaya başlamış ve 12 bin mensuba ulaşmış." Söylendiğine göre bu akımın ilham kaynağı ise 2015 yılında dört ayak üzerinde 100 metreyi 15,71 saniyede koşarak Guinness rekorlar kitabına geçen Japon koşucu Kenichi Ito'ymuş.
VATİKAN
ABD BAŞKAN ADAYLARINA GÖKLERDEN GELEN YAŞAM KARŞITLIĞI ELEŞTİRİSİ
ABD başkan adayları Trump ve Harris'e ikaz bu defa tam anlamıyla göklerden geldi. Zira Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis Asya'daki dört ülkeyi kapsayan ziyaretinin dönüşünde uçağı havadayken düzenlenen bir basın toplantısında iki adayı imalı olarak eleştirdi. Gökyüzündeki bu toplantı sırasında Papa Francis'ten Amerikalı Katolik seçmenlere tavsiyelerde bulunması istendi. Papa, ABD seçimleriyle ilgili olarak Katolik Kilisesi'ni de yakından ilgilendiren kürtaj ve göç hakkındaki görüşleri sorulduğunda isimlerini anmasa da başkan adaylarına eleştiri getirmekten kendini alamadı ve sert denilebilecek ifadeler kullandı. Göçün Kutsal Kitap'ta anlatılan bir hak olduğunu ve yabancıyı hoş karşılamayı emreden Kutsal Kitap çağrısına riayet etmeyen herkesin "büyük bir günah" işlediğini söyledi. Kürtaj hakkında da "Kürtaj yaptırmak bir insanı öldürmektir. Bu tabiri beğenebilirsiniz veya beğenmeyebilirsiniz, ama bu bir öldürme eylemidir. Bunu açıkça görmeliyiz." dedi ve şöyle ekledi: "İster göçmenleri kovan olsun, ister bebekleri öldürmeyi (destekleyen) olsun, ikisi de hayata karşı."
KÜRESEL
ÇOCUKLARA KARŞI EŞİ GÖRÜLMEMİŞ BİR ŞİDDET DALGASI
"Savaşlar, iklim değişikliği, göç, cinsel saldırılar, siber tacizler, zorla evlendirmeler, çocuk işçiliği ve köleliği, akıl hastalıkları ve intiharlar… Yakın tarihte benzeri görülmemiş bir şiddet dalgası dünya çapında çocuklara yönelmiş durumda." UNICEF'in geçtiğimiz günlerde BM'ye sunduğu rapor dünya çocuklarının maruz kaldığı şiddetin "benzeri görülmemiş ölçekte" olduğunu gözler önüne seriyor. Rapordaki rakamlar hiç de iç açıcı değil: 450 milyon çocuk çatışma bölgelerinde mağdur durumda. Geçen yıl dünya genelinde göçmen ya da mülteci olarak yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan 120 milyon kişinin yüzde kırkını çocuklar oluşturuyor. 333 milyon çocuk aşırı yoksulluk şartlarında yaşıyor ve 1 milyar çocuk da iklim değişikliğinden olumsuz etkilenme riski altında. Yine rapora göre çocuk işçiliği 160 milyon çocuğa ulaşmış durumda. Küçük yaşta evlendirilen kız çocuklarının sayısı ise 640 milyona ulaşıyor. 13-15 yaş arası her üç öğrenciden biri zorbalık mağduru olurken, 250 milyon kişi de okul sisteminin dışında kalıyor.