AFGANİSTAN – İSRAİL
ZEBULON SIMINTOV SON YAHUDİ DE AFGANİSTAN'I TERK ETTİ
Zebulon Simintov Afganistan'ın son Yahudi vatandaşıydı ve bu anlamda bir tekti. 2 bin 500 yıl boyunca Afganistan'ı yurt edinmiş Yahudilerin bu koskoca ülkede kalan tek ferdiydi. Taliban'ın ülkede yönetimi almasına doğru "Taliban gelirse Afganistan'ı terk ederim" diyordu. Öyle de oldu. Daha önce Taliban tarafından din değiştirilmeye zorlanıp, birkaç kez hapse atılan 62 yaşındaki Simintov tüm bunlara rağmen azimle ülkesini terk etmemişti ancak Taliban'ın bu son gelişi fikrini değiştirdi. Simintov'un gidişiyle birlikte bu coğrafyada bilinen bir Yahudi kalmadı. Ancak bu nadir şahsiyetin gidişi hiç de ülkeden kaçan diğer Afganlar gibi olmadı. Simintov'un tahliyesi için birçok Yahudi derneği devreye girdi ve sonunda İsrailli bir özel güvenlik firmasının operasyonuyla ülkeden çıkarıldı. İşin ilginci Simintov kendisi için yürütülen bu kurtarma operasyonunu kabul etmek için şirketten bir de para talep etti, verilmeyince de vazgeçti. Sonunda komşularının ikna etmesiyle yanına 30 kişiyi daha alarak İsrail'e gitti.
ABD
COVID-19'UN SARSTIĞI ESKI DÜNYA DÜZENI VE LIDERLIK BOŞLUĞU
Covid-19 salgını II. Dünya Savaşı'ndan beri uluslararası düzene yönelik en sarsıcı şoklardan biri oldu. Öyle ki ABD gibi büyük güçler bile bu şoktan yararlanıp dünyayı onun aracılığıyla yönetmek için bir adım atamadı. Yeni çıkan bir kitap işte tam da bu noktayı, pandeminin eski ve yeni düzen için ne anlama geldiğini ortaya seriyor. ABD'de yakın zaman önce yayımlanan Aftershocks: Pandemic Politics and the End of the Old International Order (Artçı Sarsıntılar: Pandemi Politikaları ve Eski Uluslararası Düzenin Sonu) adlı kitap büyük ölçüde pandemiyle dünyada oluşan liderlik boşluğunu ve Covid-19'un savaş sonrası düzenin yeniden kurulmasına olan katkısını ele alıyor. Kitabın yazarları olan Amerikalı uluslararası güvenlik uzmanları Colin Kahl ve Thomas Wright'a göre bu buhranın diğerlerinden en büyük farkı tüm dünyayı sarsan bir durum söz konusu olmasına rağmen uluslararası düzende artık bir liderliğin bulunmaması.
ÇİN
ŞU MEŞHUR ÇİP TAKILMAYA BAŞLAMIŞ BİLE
Yeni Dünya Nizamı acaba nasıl bir şey olacak diye düşünüyorsanız bunu küçük ama tasvir gücü hayli kuvvetli bir örnek üzerinden gösterelim. Haberlere göre Zhuhai kentindeki Fenghuang ilkokulu öğrencileri yakalarına yerleştirilen çipler sayesinde artık kart göstermeye ve yüz tanıtmaya gerek kalmadan okullarına girip çıkabiliyorlar. Bu çip sayesinde ayrıca öğrencilerin takip ettikleri güzergahlar ve orada olan olaylar, vakit geçirdikleri bölgelere dair veriler okul idaresi, öğretmenler ve velilerin ulaşabildiği bir data platformuna naklediliyor ve izlenebiliyor. İlkokulun müdürü Yan Wengui bu uygulamayı bilgi teknolojileri toplumunun ortak araştırmasının bir meyvesi olarak sunuyor. Yakında bu uygulamanın "dijital üniforma" şeklinde genişletilmesi düşünülüyor. Yakın bir gelecekte özellikle resmi yetkililerin gelip sizi bunun gibi bir sistemin faydaları konusunda ikna etmeye çalıştığını görürseniz şaşırmayın ve sinirlenmeyin zira bu sadece ikna safhası olacak.
KÜRESEL / ABD
AMERİKAN İMPARATORLUĞUNUN SONU MU YAKLAŞIYOR?
"Eğer güç kullanmamız gerekiyorsa kullanırız çünkü biz Amerika'yız. Biz bu dünya için gerekliyiz." Daha 25 yıl önce Madeleine Albright'ın ağzından ABD'nin dünya meselelerine megalomanca yaklaşımı bu sözlerle ifade ediliyordu. Ancak o günler geride kalmaya başlamış görünüyor. 20 yıl önce gerçekleştirilen 11 Eylül saldırıları komplosu bahanesiyle dünyanın en hassas stratejik bölgelerine, silah zoruyla ve milyonlarca masum sivili katletmek pahasına "demokrasi götüren" ABD şu sıralar perişanları oynuyor. Irak, Suriye ve şimdi de Afganistan'da başı-sonu belirsiz savaşlara girerek başarısız olan ve kuyruğunu kıstırıp geri çekilen ABD'nin dünya jandarmalığı hevesinin kursağında kaldığını düşünen pek çok yazar. Birçok uzmana göre ABD artık kısa süren dünya hâkimiyeti devrinin sonuna geldi. Bir başka ifadeyle 20. yüzyılın ortalarından itibaren tüm yeryüzüne başını kendisinin çektiği bir Yeni Dünya Düzeni dayatan ABD, şimdi yeni bir düzenle karşı karşıya.
KÜRESEL
BiR "AŞI KARŞITLIĞI" DALGASI, BiR DE "AŞI KARŞITI" OLARAK YAFTALAMA DALGASI…
Covid-19'a karşı aşılara biat edenlerin ilaç sanayiini ve medyayı da arkalarına alarak tüm topluma aşı dayatmasına karşılık birçok ülkede aşı karşıtları tepki gösterilerinde bulunuyor. Oysa daha geniş bir grup da var ki bunlar adeta yokmuşçasına davranılıyor, "aşı karşıtları" sepetine dâhil edilerek seslerini duyurmalarına imkân verilmiyor. Bunlar aşıya ne karşı ne de körü körüne taraftar olan, sadece normal prosedürünü tamamlamamış ve muhtemel yan etkileri ve zararlarının ne olduğu henüz bilinmeyen aşılara karşı şüpheci yaklaşan, bir kısmı alternatif ve doğal tıbbın sağlıklı yaşam yollarını takip eden, kendilerini henüz etkinlikleri ve muhtemel zararları belli olmayan aşılara teslim etmek ve kobay yerine koymak yerine önlemlerini alarak yaşamak isteyenler… Tüm ideolojik kamplaşmalarda olduğu gibi bu çatışmada da yine toplumun geniş gövdesinin sesi duyulmak istenmiyor.