Muammer Kaddafi hayattayken, şaşaalı bir hayat sürdüğü saraylarına ve köşklerine kimsenin yaklaşması mümkün değildi.
Görkemli hayatını geçirdiği mekânların akıbeti de tıpkı isyanla birlikte tartaklanarak öldürülen eski diktatörünkiyle aynı oldu. Bir zamanlar Kaddafi hanedanının kalelerini şimdi sokak köpekleri mesken tutmuş durumda. Diktatörün Tripoli'de bulunan ve hayvanat bahçesinden, cephaneliğe, dev havuzlardan çadırlara kadar pek çok bölüm bulunduran yedi kilometrekarelik Bab-ı Aziziye sarayı bugün tamamen bir yıkıntıdan ibaret. Başkent'e 600 km uzaklıktaki Sebha'da bulunan bir diğer sarayı ise yine aynı durumda. Bingazi'de bulunan 10 hektarlık bir diğer Kaddafi sarayı ise bugün hayvan pazarına dönüşmüş durumda. Hayvan satıcıları burayı kedi, köpek ve kuş gibi evcil hayvanları sattıkları bir çarşı alanına dönüştürmüşler. Kalan kısımları ise ülkedeki çatışmalarda yerlerinden yurtlarından olan aileler tarafından işgal edilmiş. Oturanlar şöyle diyor: "Kaddafi'nin düşüşüyle daha iyi bir hayat umuyorduk oysa kısmette onun yıkıntıları üzerinde yaşamak varmış." Kısacası geçmişte Kaddafi'nin baskılarıyla yaşayanlar şimdi bölünmüş, parçalanmış, çatışma içindeki bir ülkede yine Kaddafi'nin yıkıntılarıyla yaşamaya çalışıyorlar.