M. Sena Subaşı: Ya kara delik beni de yutarsa?

Ya kara delik beni de yutarsa?
Giriş Tarihi: 16.02.2018 10:08 Son Güncelleme: 19.02.2018 12:47
Rüya, tarih boyunca insanların en çok merak ettiği, açıklamaya çalıştığı konuların başında gelir ve gizemini hala korur. İnsan ömrünün yaklaşık üçte birini kaplayan rüyalar, bilimsel olarak bilinçaltımızın bir ürünü olarak açıklansa da gördükleri rüyalara manevi anlamlar yükleyenlerin sayısı da oldukça fazla. Bir türlü aydınlanmayan konunun nedenini ve nasılını bir kenara bıraktık ve sokaktaki insanlardan, gördükleri rüyaları anlatmalarını istedik...

En sık gördüğünüz yahut size en ilginç gelen rüyanızı anlatır mısınız?

  • Süper kahraman olduğumu görmüştüm. Bildiğimiz Örümcek Adam var ya ona dönüşmüştüm. Sürekli binaların tepesinde uçuyorum ama yükseklikten çok korkuyorum. Normalde de yükseklik fobim var zaten.
  • Sık sık bir yerlerden düşerken görüyorum kendimi. Yükseklikten çok korkarım.
  • Yıllardır en sık gördüğüm rüya oğlumun evin camından düşmesi. Her defasında da kan ter içinde uyanıyorum. Oğlum çok hareketli bir çocuk, evde cama tırmanmayı çok seviyor, bilinçaltıma işlemiş.
  • Çok uzun yıllar önce bir rüya görmüştüm. Hatırladığım tek rüyam. Antalya'ya gidecekmişim. Uçağa biniyormuşum ama uçak havalanmıyor. Şimdi uçmaya başlar diyorum, uçmuyor. Koca uçak Antalya'ya kadar araba gibi gidiyor. Sokaklardan, caddelerden geçiyor falan. Bütün yolcular için çok normal bir şeymiş gibi algılanıyor ama ben çok daralıyorum, bağırıyorum. Neden böyle saçma sapan bir rüyadan bu kadar etkilendim bilmiyorum ama çok kötü uyanmıştım, hâlâ da hatırlıyorum.
  • Rüyamda bir kere şöyle bir şey gördüm; bir binanın en tepesine çıkıyorum. Kendimi aşağıya atıyorum. Yere düşüyorum ama ölmüyorum. "Aaa ölmedim" deyip atlama işini tekrar tekrar yapıyorum, çıkıyorum atlıyorum. Çok ilginçti.
  • Küçük yaşta bir rüya görmüştüm, çok etkilenmiştim. Biz gece uyurken babam şehir dışında bir işe gitmiş. Orada kaza geçirip ölmüş. O gün de babam ilk kez şehir dışına bir işe gidiyordu. Uyandığımda anneme neden gönderdin diye bağırmışım.
  • Köpek balığı saldırısına uğradığımı görmüştüm. Nasıl korkmuştum ya.
  • Ben çok fazla rüya görüyorum ama hiçbirinin bir anlamı yok bence. Gün içinde çok dizi ve film izliyorum. Rüyamda da o günlerde izlediğim bütün dizilerin, filmlerin karakterleri, olayları birbirine giriyor. Ortaya bambaşka bir senaryo çıkıyor. Gece de başka bir film izlemiş oluyorum. Çok keyifli.
  • Mimarlık öğrencisiyim. Proje teslimimi yetiştiremediğimi ve dersten kaldığımı görüyorum. Maketim bozuluyor, kâğıtlarım kayboluyor falan. Kâbusum oldular artık. En büyük fobim bu benim!
  • Savaş tarzı bir ortamdayım. Kötü insan benim ama savaşamıyorum, sadece kaçabiliyorum. Zaten gördüğüm bütün rüyalarda sürekli bir kaçma halindeyim. Neyden kaçıyorum bu kadar bilmiyorum.
  • Ben sporcuyum. Bir maçta göğsüme top geldi ve bayılmışım. Ayıldığımda ambulansta bana kalp masajı yapıyorlardı. Onun o kadar etkisinde kalmışım ki o günden sonra rüyalarımın hemen hepsinde bir yerlerden ambulans sireni duyuyorum hâlâ.
  • En çok etkilendiğim rüya, babamla annemi kaybettiğim rüyaydı. Annem, babam ve ben çok yüksek bir binaya gitmişiz ve onun en üst katına çıkmışız. Bir deprem oluyor ve koskoca bina, bir anda yerin dibine giriyor. Annem babam dâhil herkes ölüyor. Nasıl olduysa bir tek ben hayatta kalıyorum.
  • Bir kişiden aşırı nefret ediyorum ve sürekli rüyamda onu görüyorum. Rüyama girmesin diye nefret etmemeye çalışıyorum ama olmuyor. Hiç hoş bir durum değil.
  • Ben hiç rüya görmüyorum.
  • Ben bugün bir rüya gördüm, bana çok garip geldi size gelir mi bilmiyorum. Yolculuktaydım ve bir anda benzin bitti. İlerleyemedim kaldım. Şimdi size pek ilginç gelmedi belki ama uyandığımda çok rahatsız hissettim kendimi.
  • Ara ara uçtuğumu görüyorum. Uçabilme hissi uyanınca devam ediyor. O hissi biliyorum ve çok seviyorum.
  • Normalde üniversiteden uzun yıllar evvel mezun oldum ama ara sıra liseden mezun olamadığımı görüyorum. Yine üniversiteye de gidiyorum ama suçlu gibi içeri giriyorum, çok korkuyorum. Sanki üniversiteyi hak etmemiş gibi hissediyorum kendimi çünkü liseyi bitirememişim hâlâ ama kimse bilmiyor bunu. Lise bir türlü bitmiyor rüyalarımda.
  • Çok sık gördüğüm bir rüya var, daha doğrusu kâbus. Rüyamda sürekli işyeri servisini kaçırdığımı görüyorum. Kaçırdığım zaman kahroluyorum, ağlıyorum. Bence şu yüzden; iş yerim Halkalı'da. İstanbul'da servis olmadan evimden işyerime gitmek ölmek gibi bir şey. Resmen İstanbul trafiği diye bir fobim oluşmuş ve kâbuslarıma giriyor.
  • Çok nadir rüya görüyorum. Gördüğümde ise genelde sevgilim beni aldatıyor yahut ayrılıyoruz.
  • Uçurumlardan atlayıp bir anda uçmaya başlıyorum. Çok sık görüyorum bunu.
  • Rüya meseleleriyle hiç ilgilenmiyorum. İnsanları neden bu kadar meşgul ediyor bu rüyalar? Bilinçaltına attıklarını görüyorsun yani ekstra anlam yüklemek, tabirlerine bakmak çok saçma. Ben hatırlamıyorum zaten.
  • Anlamsızca sokak aralarında geziyorum. Kayboluyorum ama hiç panik yapmıyorum.
  • Bir gece yılanların saldırısına uğradığımı gördüm. O yılanlar hiç bitmedi. O rüyadan sonra yılan takıntım oldu. Bakamam bile.
  • Bizim evimizde uzun, düz bir koridor var. Rüyamda o koridorun ortasında bir karadelik varmış. O delik her şeyi içine çekiyormuş gibi. Ben o karadeliğin yanından geçmeye çalışıyorum ama çok korkuyorum. Her an beni içine çekecek gibi. Yardım istiyorum ama kimse yok etrafta. O deliğin siyahlığını düşününce hâlâ içim kararıyor. O gün annem ve babam yurtdışına çıkmıştı. Sanırım ilk kez tek kaldığım için gördüm, nasıl korktuysam.
  • Etkisinden kurtulamadığım bir rüyam var: Yeni doğan yeğenimin kafasını ezerek öldürüyordum. Bunu kimseye anlatmamıştım daha önce. Şimdi neden anlattım onu da bilmiyorum.
  • Akdenizliyim ama İstanbul'da yaşıyorum. Sürekli denizin içinde saatlerce balıklarla yüzdüğümü görüyorum. Çok huzurlu hissediyorum kendimi. Akdeniz'i çok özlediğim için sanırım.
  • Rüyamda yine Beşiktaş'tayım. Bir anda her yeri köpekler sarıyor. Biri hareket edince köpekler ona saldırıyor. Hareketsiz durduğum için bana saldırmıyorlar. Sonra bir anda annem geliyor. Beni ittiriyor ve onun yüzünden köpek bacağımı ısırıyor. Neden bu rüyayı gördüğümü biliyorum; annemin bir şeyleri engelleyeceğine işaret.
  • Bir gece rüyamda hiç bilmediğim bir güne başlayacağım dedim. Ve o an uyandım.
  • Annem beni bıçaklayarak öldürüyordu. Anlamı çok büyük bence.
  • Rüyanın içinde rüya görmüştüm, çok komikti. Rüyamda elimi bir kedi tırmalamıştı. Çok canım acımış. Uyandım, gittim arkadaşlarıma rüyamda kedi gördüğümü anlattım falan. Tam anlatırken geldi, başka bir kedi yine elimi tırmaladı. O an tekrar uyandım. Bu sefer gerçekten uyanmışım ama.
  • Uzaylılar dünyayı istila ediyorlarmış ama insanlar aracılığıyla sinsi sinsi şeyler yapıyorlarmış. Mesela bir krem icat etmişler. Bu krem kırışıklıklara yaralara her türlü cilt kusuruna iyi geliyormuş ama süren kişinin beynini uyuşturuyormuş, o kişi mantıklı düşünemeyip uzaylıların istediği gibi davranıyormuş. Bildiğin beyinsiz bir varlık oluyormuş sonunda. Annem bu kremi; "Ay ne güzel deneyelim hemen" diye almış yararlı bir şey diye düşünüp. Benim de karnımda küçük bir sıyrık varmış oraya sürmüşüm. Sürdükten sonra bir şeylerin ters gittiğini anladım. Annemle hemen makyaj çıkarıcılarla, kolonyalarla silmeye koyulduk orayı ama başaramıyorduk. Sonra uzaylılardan birini gördüm normal insan gibiydi. "Foyamız ortaya çıktı" dedi ve uyandım.
  • Üsküdar'dayım, şiddetli bir rüzgâr var, deniz suları kıyıya vuruyor, herkes ıslanıyor ama ben sudan etkilenmiyorum. Kimse kimseyle konuşmuyor herkes hızlıca yürüyor. Ben kendimi çok yalnız hissediyorum. Bu rüyayı çok sık görüyorum. Üsküdar'da görmesem bile yalnız kaldığım, kimsenin kimseyle konuşmadan yaşadığı rüyalar beni ürkütüyor ve sıkça görüyorum. O sabahlar çok mutsuz uyanıyorum.
  • Gökkuşağına dokunmaya çalıştığımı gördüm. İnatla ona ulaşabileceğime inanıyorum. Sokaklarda koşarak onun hangi sokağa denk geldiğini bulmaya çalışıyorum ve inanılmaz mutluyum rüyamda.
  • Bu soru beni ürküttü. Yakın bir arkadaşımın kaza geçirdiğini gördüm. Beş ay sonra kendisi araba kazasında vefat etti.
  • Rüyamda tavşanlar diyarına gelmişim. Her yer tavşan ve benimle konuşabiliyorlar. Sanki hep onlarla yaşıyormuşum gibi düzenli bir hayat devam ediyor. Bir tek ben durumu yadırgıyorum ama çaktırmamaya çalışıyorum. Tavşanlarla beraber okula gidiyoruz.
  • Genelde rüyalarımı kesik kesik hatırlarım. Baştan sona anlatabilecek bir rüyam olmadı ama genelde bir yerden düştüğüm kasvetli rüyalar görürüm ve korkarak uyanırım. Bu da zaten kâbus oluyor.
  • Bisikletle dünya turuna çıkıyorum ama sonra yokuşlardan geçerken zorlanıyorum ve vazgeçip eve geri dönüyorum. Hayatımın özeti bu rüya.
  • Günlük telaşe içerisinde koştururken bir anda kendimi uçsuz bucaksız yemyeşil bir alanda buluyorum ve tam orada sevdiğim kız bembeyaz elbisesiyle duruyor. Çok gerçekçi bir rüyaydı, uyandığımda yeşil alanda olmadığıma kendimi inandırmam uzun sürdü.
  • Anlattığım kimse inanmasa da ortaokulda Fatih Sultan Mehmet ile fetih yaptığımı görmüştüm. Hâlâ hatırladıkça tüylerim diken diken olur.
  • Sınava hazırlanıyorum ve sürekli soru çözüyorum. Bir gün rüyamda bir matematik işlemi çözüyorum. Alarm çalıyor, okula gitmem lazım. Rüyamda alarmı duyuyorum ama kendi kendime bu soru bitsin öyle uyanacağım diyorum.
  • Rüyamda kendi cenazeme gitmiştim. Çok korkunçtu, cenaze ortamı kötüymüş.
  • Uçak kazasında düştüğümüzü gördüm. Uçaktan zaten korkarım. Aslında yükseklik fobim yoktur ama uçak beni ürkütür.
  • Bir rüya görüyorum, sonra uyanınca bir süre sonra aynısını yaşıyorum. Yaşadığım an rüya mı değil mi anlamıyorum. Bakın siz de ne dediğimi anlamadınız, işte ben de anlamıyorum.
  • Rüyayı görmeden önce bir şey okudum, ondan etkilendiğimi düşünüyorum. Mısırlılar öldüğünde ölü kişileri mumyalamadan önce iç organlarını burnundan çıkartırmış. Bu rüyayı gördüm. Sabah uyanıyorum, annemle birlikteyim. Hapşırıyorum, beynim elime düşüyor. Anneme söylüyorum; "Kızım ben takmayı bilmiyorum git babaannene taktır" diyor. Babaanneme gidiyorum elimde beynimle. Babaannem burnumdan geri sokuyor ve sonra; "Ayy ters takmışım yat biraz dinlen düzelir" diyor.
  • Hep gördüğüm yahut çok etkilendiğim bir rüya hatırlamıyorum ama genelde uyandığımda rüyalarımı anneme yorumlatırım. Kötü bir şey gördüğümde; "Aa tersi olur", iyi bir şey gördüğümde; "Aa gerçek olur" der hep. Sizce rüya tabirlerine inanmam mümkün mü?
  • Rüyamda sık sık doktor olduğumu ve hastalarıma yanlış ilaç verdiğimi görüyorum. Tıp son sınıf öğrencisiyim ve sanırım bilinçaltım bana oyunlar oynuyor.
  • Benim turşu fobim var. Turşu göremiyorum, dokunamıyorum. Doktora başvurduğumda bir hastalık olduğu anlaşıldı. Rüyamda sürekli etrafımdakilerin turşu yediğini görüyorum. Herkes için sıradan sayılabilecek bu durum benim için korkunç bir şey.
  • Kendimi dev bir yolcu gemisinde uzaklara giderken görüyorum sık sık. Bu hayat bana göre değil. Uzaklara gidip bu saçma yaşamdan kurtulmak istiyorum, onun etkisi olabilir.
  • Küçüklüğümden beri ara ara kendimi lunaparkta görürüm.
  • Görmüş olduğum bir fil sürüsüne onları sevmek için yaklaştım. Sonra içlerinden bir tanesinin iki ayağı üzerine kalkarak ön ayaklarından bir tanesiyle bana "çak" yaptığını gördüm geçenlerde. Ben bu ve benzeri rüyaları sıklıkla görüyorum belki de uykuya olan aşırı düşkünlüğüm bundandır.
BİZE ULAŞIN