Fatma Bacı 1972
Halit Refiğ
Safa Önal'ın senaryosunu yazdığı, Halit Refiğ'in yönettiği ve Yıldız Kenter'in izleyicilere müthiş bir oyunculuk izlettiği bu filmde, kan davasından kaçıp çocuklarını yanına alarak İstanbul'a gelen Fatma, zenginlerin yaşadığı bir apartmanda kapıcılık yapmaya başlar ve olaylar gelişir. Evin kızları, apartmandaki zenginler ile görüşmeye başlarlar ama annelerinin kapıcı olduğunu söylemezler. Zenginlere özenip onların yaşadığı gibi bir hayatı yaşamaya çalışırlar. Bir gün, kızını evlerden birindeki partide gören Fatma şoka girer. Çocuklarını kan davasından uzaklaştırmıştır ama ya Batı zihniyetinden nasıl koruyacaktır? Filmde apartman sakinleri Batılılaşmayı temsil ederken, Fatma yerliliği temsil etmektedir. Halit Refiğ'in etkileyici çekimi sayesinde çok güzel sahneler mevcuttur. Çekildiği döneme göre oldukça iyi bir film.
Bizimkiler 1989-2002
Umur Bugay'ın yazdığı Kapıcılar Kralı filminin senaryosunun geliştirilmesiyle ortaya çıkan dizi, 13 sezonu kesintisiz, toplamda da 15 sezon sürerek Türkiye'nin en uzun soluklu dizilerinden biri olmuştur. Yedi farklı ailenin birbirleriyle yaşadıklarının anlatıldığı dizi, Kapıcılar Kralı gibi sosyolojik bir okumaya imkân verdi. Bu okuma Cumhuriyet Türkiye'sinin de bir yansımasıydı aslında. Yönetici Sabri Bey, dalavereci kapıcı Cafer, sarhoş Cemil, Katil… Bütün bu karakterlerle ezbere bir Türkiye haritası çizdi bize. Bizim kuşağın ortak noktalarından biri de pazar günleri banyo yaptıktan sonra Bizimkiler'i izlemekti. Bu, çocukluğumuzun en güzel detaylarından biriydi belki de.
Kapıcılar Kralı 1976
Zeki Ökten
Umur Bugay'ın yazdığı, Zeki Ökten'in yönettiği ve Kemal Sunal'ın başrolünde oynadığı bu filmde apartman hayatı, çeşitli karakterlerle başarılı bir şekilde anlatılmıştır. Bu film üzerinden, 70'lerin Türkiye'sini toplumsal açıdan okumak mümkün. Apartmandaki her karakter toplumun bir kesimini temsil eder. Apartman yöneticisi emekli albay, gizli polisim diyen dolandırıcı çift, memur Ferit, tefeci Übeyit, dedikoducu Makbule, ayı Nuri, kılıbık Fehmi, sarhoş Şevket gibi karakterlerle adeta sosyoloji dersi niteliğindedir. Finali ise akıldan çıkmayacak türdedir. Kapıcı Seyit'in apartmandaki düzensizlikten bıkması üzerine apartmanı yüzde 51 hisseyle satın alıp yöneticiyi azletmesi sistem açısından düşündürücüdür. Bu filmin bir diğer özelliği de Kemal Sunal'a en iyi erkek oyuncu dalında Altın Portakal ödülünü kazandırmış olması.
Gökten Üç Elma Düştü 2008
Raşit Çelikezer
İstanbul'un eski apartmanlarından birinde yaşayan üç farklı insanın hayatlarının kesişmesini anlatan filmin oyuncu kadrosu çok güçlü. Köksal Engür, Bennu Yıldırımlar ve İsmail Hacıoğlu başrolleri paylaşıyor. Yalnız yaşayan emekli asker Recep, evden kaçıp İstanbul'a gelerek hiç görmediği dedesini arayan Ali, fahişelik yapan Nilgün... Bu üç kişinin hayatları adeta Inarritu filmlerindeki gibi kesişip düğümlenir. Recep, Nilgün'ün ne iş yaptığını bilir, bu yüzden onu apartmandan atmak ister. İkisi sürekli didişirler fakat öyle bir an gelir ki artık Recep, Nilgün'ü kızı gibi korumaya başlar. Aynı apartmanda yaşayan bu üç kişi bir olay sonucunda aile gibi olacaklardır.
Le Herisson (Yaşamaya Değer) 2009
Mona Achache
Felsefe profesörü Muriel Barbery'nin romanından uyarlanan filmde, Paris zenginlerinin oturduğu apartmanda kapıcılık yapan Renee, apartmandakilerin gözüyle kilolu, asık suratlı bir kapıcıdır. Oysa Renee edebiyat ve felsefe tutkunudur. İşi bitince odasına çekilip durmadan kitap okur. Renee gibi olan bir kişi daha vardır bu apartmanda. On yaşındaki Paloma. Paloma'nın annesi yıllardır antidepresan kullanan, terapilerden çıkmayan bir kadındır. Kızının gerçekliğinin farkında bile değildir. Paloma ise kendisine kütüphane kuran, ölümü, hayatı sorgulayan zeki bir çocuktur. Öyle ki 11 yaşına geldiğinde ölmeye karar verir. Apartmandaki kimse ne Renee'nin ne de Paloma'nın gerçekte kimler olduğunu fark eder. Uzakdoğulu Ozu adındaki bilge bir adamın, apartmana taşınmasıyla her şey değişir. Bu adam diğerleri gibi sadece bakmıyordur, görüyordur da. Onun farkındalığı sayesinde Paloma, Renee ve Ozu birbirlerini bulurlar. Paloma kafasındaki sorulara Renee ile cevap bulur. Ölmeye karar veren çocuk artık yaşamak için nedenler bulur. Hayat, yaşamaya değer dedirten bir film olmanın yanı sıra bakmak ve görmek konusuna eğilen, yaptığımız iş, yaşımız, bizi tanımlar mı sorularına cevap bulan sıkı bir film.