No Borders, toprağı anonimleştirmek istiyor

Birol Biçer 01 Aralık 2015, Salı

Fransa’nın Calais şehrinde Manş Tüneli’ni geçerek İngiltere’ye iltica etmek isterken kendilerini bir insanlık dramının ortasında bulan binlerce mülteciyi savunan bir hareketin aktivistleri şu sıralar hayli ilgi çekiyor.

No Borders (Sınır Yok) hareketi mensuplarının kaçak göçmen ve mültecileri polise ve müdahalelere karşı korumak için çabalamasının nedeni adından da anlaşılacağı gibi sınır tanımamaları. 1990'larda Almanya'da filizlenen ve şimdi Avrupa'nın her tarafından katılan aktivistlerle özellikle 2009'dan beri Calais'de Manş Tüneli'ne sızmak için her yolu deneyen mülteciler arasında faaliyet gösteren No Borders anti-kapitalist bir hareket ve amaçları da toprağın demokratikleştirilmesi yani anonimleştirilmesi. Daha açık söylersek toprağın herkese ait olması ve sınırların kaldırılması, yeryüzünün sınırlarla bölünmesinin önlenmesi. Almanya'da yıllar önce bir kampta başlayıp ardından internetteki yazışmalarla gelişen ve günümüzde hiç de hafife alınmayacak bir şebekeye dönüşen No Borders hareketinin mensuplarına da No Border deniliyor. Ne organizasyonları ne de hiyerarşileri var ancak Calais'de 15 yıldır dünyanın gözünden gizlenen mülteci dramında şu sıralar çok sert tedbirler alan Fransız polisine kök söktürüyorlar.

Benzer Haberler

Vatanseverliğin sektörü mü olur demeyin! Söz konusu pazarlama dehası ABD sistemi ise bal gibi olur.

Irkçı ve yabancı düşmanı Pegida Hareketi esasen İslamofobik bir hareketti ve son dönemlerde Doğu’dan gelen mülteci akınına karşı koymayı hedefliyordu.

İnanç sömürüsü, batıl inanç pazarlama ya da anlamsız şeyleri umuda dönüştürme konusunda teknoloji de çok etkili bir araç olabiliyor.

İspanya’da şu sıralar arılar gibi çalışan arkeolog ve tarihçilerden oluşan bir ekip bütün ülkenin merakla beklediği bir buluş için kazı çalışması yapıyor.