ABD’nin karanlık bir yüzü daha: Evsiz çocuklar

Birol Biçer 30 Aralık 2014, Salı

Evsiz-barksız insanları tanımlayan 'Homeless' tabiri şaşaalı refah devleti görünümündeki ABD'nin inkâr edilemez bir gerçeği. Bu gerçeğin bir diğer ucu daha var.

'Homeless children' yani evsiz-barksız çocuklar. Hollywood filmleri ya da TV dizilerinde pek göremesek de ülkede evsiz yetişkinler ve evsiz çocuklar manzara-i adiyeden sayılıyor. Rakamlar da hiç yabana atılacak türden değil. National Center on Family Homelessness (Barınaksız Aileler Ulusal Merkezi) adlı ABD kuruluşu bu konuda faaliyet gösteren bir kamusal yardım merkezi. Bu merkez evsizler konusunda birinci elden verilere de sahip. Merkezin bu yıl açıkladığı rakamlara göre evsiz çocukların sayısının giderek artış gösterdiği ABD'de her 30 çocuktan biri bu durumda yaşıyor. Yani evsiz-barksız çocuk sayısı 2,5 milyona ulaşıyor. Eğitim Bakanlığı verileri ise sadece okullarda bulunan evsiz çocuk sayısının 1 milyon 300 bin olduğunu gösteriyor. Okul öncesi eğitim kurumlarında bulunan çocuk sayısı buna dahil değil. İronik olarak bu sorunun zirve yaptığı bir numaralı eyalet ise ABD'nin imaj fabrikası Hollywood'u barındıran California. Her beş çocuktan birinin evsiz olduğu bu eyalette bu durumdaki çocukların sayısı 527 bini buluyor.

Benzer Haberler

Yüz kızartıcı işkence raporu, Küba ile yakınlaşma, Pakistan’da Taliban’ın yaptığı çocuk katliamı ABD’de ırkçı polis şiddetine karşı kitle ayaklanmalarını perdeler gibi oldu ancak FBI’ın hazırladığı güvenlik güçlerinin işlediği suçları ortaya döken yıllık Uniform Crime Report, ülkede polis tarafından işlenen ırkçı cinayetlerin kolay kolay bitmeyeceğini gösteriyor.

IŞİD nedeniyle Müslümanlara karşı olumsuz düşüncelerin en yoğun hissedildiği ülkelerden biri olan Birleşik Krallık'ta İslam'ın yanlış anlaşılmasını engellemek isteyen cami imamları bir araya geldiler ve online metotları kullanan IŞİD'e karşı online yollarla mücadele etmeye başladılar.

Biz burada ABD, Ortadoğu, İsrail, IŞİD gibi konulara odaklanmış yaşarken aşırı milliyetçi bir hükümetin işbaşında olduğu Hindistan’da ilginç gelişmeler yaşanıyor.

Bir zamanlar Türkiye'deki vesayetçi laikçilerin bile artık terk ettiği insan hakları ile ifade ve inanç özgürlüklerine aykırı uygulamaları aşırılıkçı ve radikal örgütlenmeleri bahane ederek benimseyen Batı'nın Müslümanlara yönelik kısıtlayıcı müdahalelere yönelmesinden sonra bu fırsattan Çin'in de yararlanmaması düşünülemezdi.