İkbal Mesih, işçi olarak çalıştırılmak üzere 16 dolar bedelle bir halı fabrikasına satıldığında henüz sadece dört yaşındaydı. Haftanın yedi günü, günde 14 saat çalıştırılan İkbal, Pakistan'ın en pahalı halılarını birlikte ürettiği 30 civarında çocukla burada altı yıl boyunca ancak yaşamasına yetecek kadar karın tokluğuna çalıştı. Bu duruma ilk isyanı altı yaşında oldu. Bu şartlarda az gelişmiş ve birçok sağlık sorununa sahip bir bedenle yaşamak zorunda kalan küçük çocuk, minicik bedenine bakmadan tekrar kaçtı, aktivistlerle temas kurdu, kendisini özgür kılacak hukuki yolara başvurdu ama bu kadarla kalmadı, köle olarak çalıştırıldığı fabrikaya geri dönerek diğer çocukları da özgürlüğüne kavuşturdu. Çocuk işçiliğine karşı mücadelesiyle bir sembole dönüşen İkbal'in etkisi ülke dışına kadar uzanmıştı ki çocukların köleleştirilmesinden nemalanan mafya tarafından düzenlenen bir suikast ile daha 12 yaşındayken hayatını kaybetti.