GELENEKTEN GELECEĞE AKAN ŞEHİR: BURSA
Tarih 6 Nisan 1326. Sultan Orhangazi 20 yıldan fazla süren kuşatma sonrasında babasının hayali ve hedefi olan şehre, Bursa'ya girer. Savaşmadan, kan dökmeden. Çünkü Kaşıkçı Elması gibi binlerce yıldır sessizce değerini anlayabilecek mahir elleri, gönül gözü ile görenleri beklemiştir Bursa.
Evvelen ilk başkent olur Devlet-i Al-i Osman'a. İlk 6 Padişah Bursa'yı seçmiştir ebedi istirahatgâh olarak. Nitekim Tanpınar "ölümün bile güzel görüldüğü yer" olarak betimler bu nazlı şehri. Sultan Külliyeleri, medreseler, hanlar, hamamlar, camiler, tekkeler ile öyle bir şekillenir ki: "Farklı diyarlarda yüzlerce eserin var Bursa'da niye yok?" diye sorulan Mimar Sinan:" Bursa'nın büyüsüne dokunmak istemedim" cevabını verir.
Elbette Osmanlı'dan ibaret değildir Bursa tarihi. 8500 yıllık medeniyet geçmişi, M.Ö 2. Yüzyıla uzanan şehir tarihi ile yaşayan bir arşivdir. Kartacalı General Hannibal'ın tavsiyeleri ile Bitinya imparatoru I. Prusias'ın kurduğu şehir, Bitinya, Roma ve Doğu Roman'ın hatıralarını ve izlerini hassasiyetle korumuş günümüze kadar yaşatmıştır. Altın çağını Osmanlı ile yaşamaya başlayan Bursa aslında geçmişte de önemli şehirdir.
Osmanlı'da ticaretin kalbi oldu, günümüz Türkiye'sinde sanayinin merkezidir. Bereketli toprakları tarımda üretmeye devam ederken turizm adına her detayda bir sözüm var diyebilecek nitelikte bir şehir haline gelir. O detaylara şöyle bir göz atacak olursak;
Şelaleleriyle, gölleriyle, mağaralarıyla, ormanlarıyla, kanyonlarıyla, 115 km sahil şeridiyle bir cennetten diğer cennete mesafesiz yolculuktur Bursa. Dilerseniz doğa yürüyüşü, dilerseniz kamp karavan faaliyeti, dilerseniz kış sporları. Aradığınız doğa turizmi ise Bursa doğanın, doğa Bursa'nın içindedir.
Karagöz Hacivat Gölge oyunundan hikâyesi olan çınarlara, geleneksel çarşılardan tarihi hanlara, birbirinden zengin müzelerden farklı medeniyetlerin imzalarını taşıyan sur duvarlarına, ipekten çiniye sayısız somut ve somut olmayan kültürel miras değerlerinin varlığı ile aradığınız kültür turizmi ise Bursa bir hazinedir. İster Cumalıkızık'ta güne başlayıp Gölyazı'da güneşi batırın, isterseniz Muradiye'den Emirsultan'a tarihin sayfalarında yürüyün.
Roma ve Osmanlı Dönemi'nden kalma hamamlar, şifalı termal suları ile nice imparatorları ve padişahları ağırlamış nice biçarelerin dermansız dertlerine merhem olmuş Bursa'da.
Kendine has kebabı, köfte çeşitleri, zeytinyağlıları, tatlıları ve coğrafi işaret almış ürünleri ile Osmanlı saray mutfağını günümüze taşıyan bir gastronomi şehridir Bursa.
Bursa; Sultan Külliyeleri, Hanlar Bölgesi ve Cumalıkızık Köyü ile UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde, Çini ve İpeği ile UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'nda, Karagöz Hacivat Oyunu ile Somut olmayan Kültürel Miras Listesi'ndedir. EHHTA şehirleri arasında termal su sıcaklığı en fazla olan şehir ve 2022 Yılı Türk Dünyası Kültür Başkentidir. Kısacası Bursa; tüm değerleri, birikimi, nitelikleri ve zenginlikleri ile başlık bulmakta zorlanılan bir şehirdir.
ULUDAĞ
ULUCAMİ VE HANLAR BÖLGESİ
1396 Niğbolu Zaferi'ni taçlandırmak isteyen Yıldırım Bayezid, kendi şanına ve devletin kudretine yakışır bir ibadethane inşa ettirir: Ulucami. Hüsn-ü hat sanatının her bir örneğini görebileceğiniz birbirinden güzel 129 hat yazısı ile adeta bir sanat galerisi. Ulucami'nın etrafında şekillenmeye başlar Bursa çarşısı. İlk olarak Orhangazi döneminde Emirhan yapılır, sonra I. Murad zamanında Kapan Han ardından I. Bayezid Bedesteni yaptırır. İstikrarlı ve sistematik bir şekilde büyüyen çarşıda bugün 14 han 24 çarşı bulunur. Bu han ve çarşılara ilaveten batıdan doğuya Bakırcılar Çarşısı, Kapalı Çarşı, uzun çarşı, tuz pazarı ve okçular çarşısı ile devam eden hat, Osmanlı'da ticaretin kalbinin attığı yerdir. Uzak Asya'dan gelen Dünya'nın en eski ticaret yolu İpek Yolu'nun Asya Kıtası'ndaki son durak noktasıdır Bursa hanlar bölgesi. Asyalı Tüccarlar getirdiği malları kendilerini Kozahan'da bekleyen Avrupalı tüccarlara teslim eder. Sonra Osmanlı değiş tokuş noktası olmakla yetinmez ve kendi ipeğini kendi üretmeye karar verir. En uygun yer Bursa Ovası'dır. Her yer dut ağaçları ile kaplanır. Kısa süre içinde Çin ve İran ipeğini gölgede bırakacak kalitede ürün çıkar ortaya. Kozahan, günümüzde ipek ticaretinin yanı sıra kahvenin en lezzetli sohbetin en keyifli olduğu mekânlardan biridir.
CUMALIKIZIK
Bursa fethedilmeden önce kurulan özünü günümüze yansıtan bir köy, Cumalıkızık. Rivayete göre bir Türkmen Boyu olan Kızık Boyu'ndan gelen birkaç nefer Osmangazi'den yurtluk ister. Osmangazi'nin ihsanı ile Bursa önlerinde 7 Kızık Köyü kurulur. Bayındır Kızık, Dal Kızık, Hamamlı Kızık, Dere Kızık, Değirmenli Kızık, Fidye Kızık ve Cumalıkızık. Diğer köylerdeki erkekler Cuma namazı için bu köye geldiği için Cumalıkızık demişler. Cumalıkızık orijinal zemin döşemesi, sivil mimari örneği evleri ve muhteşem sokakları ile fotoğraf çekmeye doyamayacağınız bir destinasyon. Evlerin büyük çoğunluğu alt katı köy atmosferine uygun restoran durumunda gelecek misafirlerini en güzel şekilde ağırlamak için bekliyor.
İZNİK
GÖLYAZI
Işığın Tanrısı Apollo adına kurulmuş dokuz yerleşim yerinden biri ve göl kenarına kurulmuş tek yerleşim yeri. Buradan hareketle her ne kadar resmi ismi Uluabat Gölü olsa da halkın dilinde hala Apolyont Gölüdür gölün ismi. Rivayete göre Melde Kralı oğluna Apollonia Kralının kızını ister. Kız bu izdivaç razı değildir. Apollonia Kralı kızını korumak için bir kule yaptırır ve etrafını güvenli hale getirir. Ret cevabına çok kızan Melde Kralı Rhyndacus nehrinin yatağını değiştirir ve kara parçasının etrafı sular altında kalır böylece bir yarım ada oluşur adına da Gölyazı derler. Orhangazi zamanında Osmanlı hâkimiyetine geçer. Rumlar ve Türkler yüzlerce yıl barış ve kardeşlik içinde yaşamıştır bu zeytin ve incir diyarında. Gölyazı'da mutlaka bir sandal turu yapın. Özellikle nilüferlerin açtığı ve leyleklerin olduğu dönemi tercih ederseniz sandaldan inmek istemeyeceksiniz. Gölyazı her yıl sayısız leyleğe ev sahipliği yapar. Uluabat Gölü'nün diğer yakasında yer alan Eskikaraağaç, Avrupa Leylek Köyleri'nin Türkiye'deki tek temsilcisidir. 750 yıllık ağlayan Çınarın altında Rum Eleni ile Mehmet'in aşkını okuyun. Muhteşem bir sunumla Turna balığı yiyin. Göl kenarında bir kahve için ve mutlaka güneşi zambak tepeden batırın.